İslam Nedir?
İslam; ‘’selm, silm ve selam” kökünden gelir o kadar zengin bir kelimedir ki manası birçok şeyi ihtiva eder. Rahmet, adalet, kültür, kanun, ilim hüküm, madde, servet, cihat, dava, teslim olmak, ordu, fikir, sistem ve nizam gibi manalara gelir.
Aynı kökü paylaşan ”selem” barış yapmak, anlaşmak ve peşin para ile veresiye mal almak demektir. Eslem’e barış yaptı, sulha girdi ve barışın şartlarına uydu anlamlarına gelir.
İslam, se-le-me kökünden türeyen bu kelimenin kök manası ayıp, kusur ve eksikliklerden uzak ve beri olmaktır. (Lisanul Arap)
Terim olarak islam; Dünyevi hayatı ilgilendiren konularda Allah’ın kullarının sosyal, siyasi, ekonomik, hukuk normları, ceza kanunları, itikat, ameli hayatla birlikte ibadet, namaz, oruç, zekat ve hac gibi tüm konuları ihtiva eden ilahi sistemin adıdır. Islam zahiri/Açık hayatı ilgilendiren hükümleri ihtiva ederken, iman kişinin batini/gizli hayatı yani kalbiyle ilgili hükümleri ihtiva eder.
El-ezheri der ki: Araplar dört şeye selam derler.
1- Cennete daru-l selam derler. Bunun nedeni cennetin sürekli olup nimetlerin kesintisiz olmasındandır.
2- Allah’a Es-selam denilir. Onun yaratılmışların özelliklerinden olan değişim ve fanilik’ten münezzeh olmasındandır.
3- İnsana selam vermek ise, kişi için dininden ve nefsinde afetlerden uzak olmasını istemektir.
4- Bir ağaç için şecere selam/selam ağacı denmesi onun afetlerden uzak olmasındandır.
Dolayısıyla bu kökten türeyen İslam için şu iki tarif yapılmıştır.
1- Allah’ın emrine teslim olan,
2- Kulluğunu sadece Allah’a yapandır. (Tehzibul Luğa)
Bu şirkten, küfürden, tağutlardan, zulümden, her türlü kötü ve ahlaksız hayattan beri olmak, selamette olmak olarak ifade edilir.
Dolayısıyla islam kelime olarak barış, güven içinde olmak, boyun eğmek, itaat etmek, kabullenmek, teslim olmak, bağlanmak, ihlas ve samimiyetle Allah’a kul olmak demektir. Bu anlamda Müslüman kişi islam ilahi nizamın hayat programına teslim olmakla dünya ve ahirette huzur, esenlik ve güvene kavuşmuş olur.
İslam bir devlet bir hükümet bir rejim ve bir yönetim şeklidir. Bu islamın konumunu belirleyen en önemli yönüdür. nitekim pratik olarak islam tarih sahnesinde bir sistem, bir nizam, bir güç, adalet, hüküm, cihat, dava, ordu, asker, kanun, yasama, siyasi ve ekonomik sistem olduğunu ispatlamıştır.
Dolayısıyla islam ilahi nizam bir yaşam ve hayat programıdır. Allah’ın kullarına hükmetmesi kulların ise Allah’ın hükmünü razı olup itaat etmesi islam yada müslüman olamayı ifade eder. Kim islam ilahi nizama iman etmekle beraber ya da islam’ın dışında ideolojik sistemlere, beşeri kanunlar olan laiklik, demokrasi, sosyalizm gibi IZM’ile başlayan insan uydurması olan ideolojik dinleri ve beşeri sistemleri bir hayat programı olarak kabul ederse islam ilahi nizam-ı inkar etmiş olur. Çünkü bu iki sistem birbirinden farklı, birbirine zıt ve birbirine muhalif sistemlerdir. Biri Allah’ın iradesini temsil ederken diğeri beşeri ideolojik insanları temsil eden insan uydurması sistemlerdir.
Kim bu sistemlere bu şekilde tabi olursa Allah katındaki ilahi sistemi inkar etmiş olur. Velevki kendisini islam’a, kur’an’a ve Rasulullaha (s.a.v)’e nisbet etse dahi. Nitekim Allah
اِنَّ الدّ۪ينَ عِنْدَ اللّٰهِ الْاِسْلَامُ۠
Allah indinde (geçerli olan) tek din İslam’dır.(Âl-i İmran, 19)
Allah bu dini kerim kitabında ve Rasulullahın (s.a.v)’in pratik hayatında bir yaşam ve bir hayat programı olarak tanıtmıştır. Kim buna rağmen islamdan başka bir sistem, bir nizam, bir kanun, bir hükümet, bir devlet, bir yönetim şekli ya da bir rejim olarak benimserse kendisinin seçtiği ve kabul ettiği bu uydurma beşeri sistem Allah tarafından red edilecek ve kaybedenlerden olacaktır. Nitekim Allah;
وَمَنْ يَبْتَغِ غَيْرَ الْاِسْلَامِ د۪ينًا فَلَنْ يُقْبَلَ مِنْهُۚ وَهُوَ فِي الْاٰخِرَةِ مِنَ الْخَاسِر۪ينَ
Kim de İslam dışında bir din ararsa ondan kabul edilmez. Ve o, ahirette hüsrana uğrayanlardan olur. (Âl-i İmran, 85)
Çünkü bu ilahi yasa, bu yaşam programı, kanunları, yasaları, hukuk normları, ceza kanunları, ahlaki değer yargıları, eğitim müfredatı, sosyal, siyasi ve ekonomik olarak her alanda Allah’ın tamamladığı ve insan uydurması beşeri sistemlere muhtaç bırakmadığı ilahi bir sistemdir. Bu ilahi sistemde bir eksiklik, bir gedik yada bir yanlış göremezsin. Bu alemlerin rabbi olan Allah’ın kullarına seçtiği ve tamamladığı Rabbani bir sistemin adıdır. Nitekim Allah;
اَلْيَوْمَ اَكْمَلْتُ لَكُمْ د۪ينَكُمْ وَاَتْمَمْتُ عَلَيْكُمْ نِعْمَت۪ي وَرَض۪يتُ لَكُمُ الْاِسْلَامَ د۪ينًاۜ
Bugün, sizin için dininizi kemale erdirdim, üzerinizdeki nimetimi tamamladım ve din olarak sizin için İslam’dan razı oldum. (Mâide, 3)
İslam Dışındaki Tüm Sistemlerin Din Oluşu.
İster muharref dinler olsun, ister insan uydurması tüm ideolojik dinler olsun insan hayatına hükmetme özelliğinden dolayı din olarak tanımlanır. Demokrasi, laiklik, sosyalizm ve izm’le başlayan ne kadar sistem varsa dindir. Onların kendi ideoljilerinin din olmadığını söylemesi hiç bir şeyi değiştirmez.
Nitekim Allah onların ideolojik sistemlerine din dediğini ispatlayan ayetler vardır.
مَا كَانَ لِيَأْخُذَ اَخَاهُ ف۪ي د۪ينِ الْمَلِكِ
Kralın dinine (yani yürürlükte olan yasalara) göre kardeşini tutuklaması söz konusu dahi değildi. (Yûsuf, 76)
لَكُمْ د۪ينُكُمْ وَلِيَ د۪ينِ
“Sizin dininiz size, benim dinim bana.” (Kafirun:6)
Allah bu ayetlerinde geçmiş dönemlerde kralların yada imparatorların yürürlükteki ideolojik sistem ve yönetimlerine din ismini veriyor.
İslam İlahi Nizamın Dışindaki Dinlerin Cahiliye Oluşu.
Rabbimiz Allah insan mahsülü tüm ideolojik sistemelere, gelenek, âdet, kanun ve rejimlere cahiliye diyor.
اَفَحُكْمَ الْجَاهِلِيَّةِ يَبْغُونَۜ وَمَنْ اَحْسَنُ مِنَ اللّٰهِ حُكْمًا لِقَوْمٍ يُوقِنُونَ۟
Yoksa cahiliyenin hükmünü mü istiyorlar? Yakinen inanmış bir kavim için kim Allah’tan daha güzel hüküm sahibi olabilir? (Mâide, 50)
اَمْ لَهُمْ شُرَكٰٓؤُ۬ا شَرَعُوا لَهُمْ مِنَ الدّ۪ينِ مَا لَمْ يَأْذَنْ بِهِ اللّٰهُۜ
Yoksa, Allah’ın izin vermediği şeyleri, kendilerine dinden şeriat kılan/kanun yapan ortakları mı var? (Şûrâ, 21)
HÜKÜMLER DÖRT KISMA AYRILIR.
Itikati Hükümler, Ameli Hükümler, Ahlaki Hükümler ve Hukuki Hükümler.
1- İTİKADİ HÜKÜMLER
Dinde zorunlu olarak bilinmesi, kendisine itaat edilmesi ve boyun eğilmesi gereken hükümler vardır. Herhangi bir kimse bu hükümlerden bir tanesi inkar eder yada muhalif bir eylem ve söylem içinde bulunursa islam milletinden çıkar ve böyle bir kimse Müslüman olarak adlandırılmaz. Bunlar Allahın isimlerine, sıfatlarına, fiillerine ve ilahi özelliklerine inanmayı gerelktirmekle beraber ahirete, meleklere, kitaplara, peygamberlere imanı ihtiva eden hükümlerdir. Bu saydıklarımız kalbin kesin ve şüphe kabul etmeyen yakin bir tasdik ve ihlasla bağlanmayı gerektiren akidevi konulardır.
2- AMELİ HÜKÜMLER
Allah Müslümanlara yapılmasını emrettiği helaller ve yasakladığı/haram kıldığı şeylerden uzak durmayı hükme bağladığı ameli hükümler vardır. İslam ameli konuları ihtiva ederken iman kalbin konuları ihtiva eder. Namaz, oruç ve zekat gibi ameli ibadetlerle beraber siyasi görüşümüzü, ekonomik uygulamalarımızı ve kanunlarımızı Allahtan almak farz olan ameli hükümleri içine alır.
Buradaki ameli hükümler tamamiyle zahiri/açık olan hayatla ilgilidir.
Nasıl ki islamın haram ve helal yasaları ameli konularsa Allah’ın hükmüyle hükmetmek, Allah’ın yasaları egemen kılmak, Allah’ın kanunlarına iktidar vermek bunlar tamamı ile islam’ın ameli konularıdır. Dolayısıyla itikadi hükümler kalbi konuları ihtiva ederken ameli hükümler ise gözle görülen eylem ve söylemleri ile islamı görüntüleyen konuları ihtiva eder.
3-AHLAKİ HÜKÜMLER
Kişinin davranışlarını, düşüncelerini, fikirlerini, hareketlerini ve insan ilişkileri açıklayan hükümlere ahlak denir. Kişinin kendisini terbiye etmesi, ıslah etmesi, yalan, icki, zina, kötülüklerden ve ahlaksızlıkdan beri olmayı ifade eden hükümlerdir.
4- HUKUKİ HÜKÜMLER
Burası tamamıyla muamelat ile ilgili hükümlerdir. Devlet yönetimi, hükümet, toplumun idaresi, ceza kanunları, hukuk normları, evlenme, boşanma ve miras dağılımı, ticaret kuralları ve muhakeme gibi yönetim şeklini vaaz eden hükümleri ihtiva eder.
İslam Dininin Özellikleri
1- Rabbanilik; İslam ilahi nizam’ın en temel özelliği beşeri değil ilahi ve rabbani olmasıdır. Kanunları, yasaları, hükümleri, emir ve yasakları Allah’ın belirlediği bir iradedir ve bu iradenin üstünde başka irade söz konusu bile olamaz.
Beşeri ideolojik dinlere gelince demokrasi, laiklik, komünizm, emperyalizm, sosyalizm ve izm gibi ideolojik dinler insan uydurması beşeri sistemlerdir.
2- Fıtrat Dini Olması
İslam ilahi nizam’ın diğer bir ilahi özelliği onun fıtri olmasıdır. Yani insanın doğasına tabiatına ilahi sistemin uygun olmasıdır.
Bu fıtri ilahi sistem insanlar arasında adaleti ve eşitligi sağlar. Bir zümrenin, bir sınıfın, bir azınlığın ya da bir ailenin tekelinde asla değildir. İnsanı terbiye edecek, ıslah gidecek, onun onurunu, şerefini ve izzetini koruyacak yegane sistem bu ilahi nizamdır.
3-Evrensellik
İslam ilahi sistem belli bir coğrafya, belli bir tarihe ya da belli bir topluluğa hitap etmez. Bilakis o tüm insanlığa hitap eder. Zamanın değişmesi onun sabitelerini değiştirmez ve bu ilahi sistem beşikten mezara Allah’ın kullarını her zaman diliminde kabul etmesi ve yaşaması için gönderdiği ilahi bir düsturtur.
Bununla beraber beşeri ideolojik dinler belli bir topluma, kültüre ya da azınlığa ait omakla beraber insan tabiatını bilmeyişi, kusurlu olaması ve evrensel olmayışı büyük zararlar ve kötülüklere neden olmuştur. Adaletsizlik, eşitsizlik, kan, göz yaşı, kapitalizm, ölüm, sömürü, ahlaksızlık, murdar bir eğitim müfredatı, gayri ahlaki tutum ve davranışlar insanlığı yok oluşa sürüklemiştir.
4- Hürriyet
İslam ilahi sistem Müslüman olmayanlara kendi dinlerini yaşama hakkını tanımıştır. İslam ilahi nizam özgürlüğü yalnız Allah’tan alır ve özgürlüğün ana prensipleri Allah’ın helal ve haram kanunları belirler. Müslüman iddiasını taşın herkes bu yasalara göre hayatını idame ettirmek ile mükelleftir. Kendilerini İslam’a değil de başka dinlere nispet edenlere gelince onların dinlerini yaşamaları islam’ın onlara tanıdığı bir hürriyettir. Dolayısıyla İslam, kulların kullara kul/köle olmaktan korumak, onurlarını, şeriflerini zedeleyen, şirke ve küfre gömülmekten kurtaran ilahi bir sistemdir.
قُلْ يَٓا اَهْلَ الْكِتَابِ تَعَالَوْا اِلٰى كَلِمَةٍ سَوَٓاءٍ بَيْنَنَا وَبَيْنَكُمْ اَلَّا نَعْبُدَ اِلَّا اللّٰهَ وَلَا نُشْرِكَ بِه۪ شَيْـًٔا وَلَا يَتَّخِذَ بَعْضُنَا بَعْضًا اَرْبَابًا مِنْ دُونِ اللّٰهِۜ فَاِنْ تَوَلَّوْا فَقُولُوا اشْهَدُوا بِاَنَّا مُسْلِمُونَ
De ki: “Ey Ehl-i Kitap! Gelin sizinle bizim aramızda ortak bir kelimede buluşalım: Yalnızca Allah’a ibadet edelim, hiçbir şeyi O’na ortak koşmayalım, (Allah’ı bırakıp da) birbirimizi Allah’ın dışında rabler edinmeyelim.” Şayet yüz çevirirlerse deyin ki: “Şahit olun ki biz Müslimlerdeniz/şirki terk ederek tevhidle Allah’a yönelen kullardanız.” (Âl-i İmran, 64)
5-İnsana Önem Vermesi
Uzay çağında modern barbarlığın egemen olduğu işgallerin, sömürünun, zulümlerin insan hakları, kadın hakları ve hayvan hakları koruma gibi oluşumlara neden olmuştur. İslam ilahi nizam ise bu oluşumlara ihtiyaç hissettirmeden bu problemleri ortadan kaldırır ve bu oluşumlara ihtaiyaç hissettirmez.İslam ilahi sistemin gayesi zaten budur. Nitekim islamın temel görevi beş esas üzeredir, Bunlar;
1- Din Emniyeti; İslam dini tüm hayatın kademesinde egemen ve iktidar olamsı en önemli konudur. Zira bu dinle ancak her türlü kötülük ve anarşiye karşı konulabilir.
2- Can Emniyeti: İslam hukuk normları ve ceza kanunları olan kısas gibi hükümler insanın canını koruyan en önemli hükümleri ihtiva eder.
3- Akıl Emniyeti: İslam uyuşturucu, icki ve akli bunalıma karşı kesin hükümleri ile fesat, bunalım, fitne ve sermekeşliğe karşı koyarak aklı korumuştur.
4- Nesil Emniyeti: İslam tecavüz, zina ve eşcinsellik gibi hayvanların bile yapmayacağı şeyleri en caydırıcı hükümleri ile nesli korur.
5- Mal Emniyeti: Hırsızlık, karaborsa, aldatma, devalüasyon ve her türlü sömürü girişimlere karşı etkin tedbirler alarak insanın alın teri olan malı korur.
İslam ilahi nizam bu beş esası koruyarak bütün ideolojik dinlerden üstünlüğünü ispatlamıştır. Çünkü bugün yaşadığımız hayatın içerisinde beşeri insan uydurması ideolojik dinler bu beş esası yıkarak insanların dinlerine, canlarına, akıllarına, nesillerine ve mallarına zarar vermektedir ve bunun sonucunda insanlar huzur, dayanışma ve yardımlaşmada mahrum kalmış ve tehdit, sömürürü, hırsızlık, ölüm, kan, göz yaşı ve her türlü sosyolojik dengeyi bozan zulümlere neden olmuştur.
6-İlme ve Akla Önem Vermesi
İslam ilahi nizam vahiy olmakla beraber akla, ilme ve bilime ve teknolojiye değer verir ve bunların olanakları için yollar gösteririr.
Bazı insanlara göre islam’ın insanlara vereceği hiçbir şey yoktur. Peki bu ideolojik dinler insanlara ne kazandırdı ki islama saldırıyorlar? ideolojik dinlerin insanlara tanıdığı temel hak ve özgürlükler insanı hayvandan beter etmiştir. Temel hak ve hürriyet özgürlükler adı altında faizcilik, tefecilik, zina, sömürü, adaletsizlik ve her türlü kötülük yapılmaktadır. Insanlar hiçbir kayıt ve kurala bağlı kalmadan bu yollarla para kazanabiliyor buda bir çok kötü sonuçlara neden olmaktadır.
Kadına özgürlük adı altında kadını aldatarak bu sapık zihniyet kadının cinselliğinden ve onu bir seks objesi görerek kullanmak istiyor. Kadına özgürlük, dışarı çıkın, çalışın, gezin ve dolaşın diyen bu barbarlar lobi adına faaliyet yapan kimselerdir ve belli sektörleri zengin etmek için bu söyleme bu daveti kadınlara yapıyorlar.
Kadınları dışarı çıkartanlar aslında para babalarını zengin etmek için varlar. kadınları yuvalardan çıkartarak kozmetik sektörüne ait olan tüm kozmetik ürünlerini tüketimini sağlayarak bu sektörün sahiplerini zengin etme adına kadını dışarı çıkarıyorlar.
Kadına özgürlük adına moda tanrılarının giyim sektörüne yönlendirerek zengin ediyorlar. Yine aynı zamanda eğlence sektörünü daha fazla para kazandırması için kadının bara, diskoya, fuhuşa ve her türlü kötülüğe giden yolu açarak eğlence sektöründe para babaları için kadını satıyorlar.
Kadına özgürlük adı altında bu barbar ideolojik dinlerin bağlıları aileyi öldürmek, çocukları yetim bırakmak ve bunun sonunda aile mefhumuna dair hiçbir şey bırakmayacak bir toplum meydana getirmek istiyorlar.
Dolayısıyla bir kadın zina yapmak istiyorsa bunu yapabilir, hatta devletin imkanıyla açtığı genelde bile çalışabilir, eşcinsel her türlü hakka sahip olmabiliyor ve hatta onlar için koruma kanunları bir açılmıştır.
Gürsel Gürbüz
www.gurselgurbuz.com
Share this content:
Yorum gönder