Teberrük Nedir Ve Kime Yapılır?
تَبَرُّكٌ: Bereket istemek, bolluk ve hayır talep etmek, bir şeyden bereket, feyiz, hayır ve nimet talep etmek. Bereket (بركة): Artma, devam etme ve çoğalma anlamına gelir.
Islahî Tanım: Şer’i delil ile sabit olmuş bir varlık veya fiilden Allah’tan bereket dilemek, o vesileyle Allah’ın hayır ve ihsanını talep etmektir. Rasulullah aleyhisselatu vessellem’in elini öpmek, abdest suyundan içmek yada vücuduna sürmek, cübbesinden, saçından, terinden bereketlenmek olarak ifade edilmiştir.
Teberrük, vesile kılınan bir şey aracılığıyla Allah’ın bereket vermesini dilemektir, bereketi doğrudan o şeyden beklemek değildir.
1- Kur’an’da Meşru Teberrük Delilleri;
﴿وَاتَّخِذُوا مِن مَّقَامِ إِبْرَاهِيمَ مُصَلًّى﴾
“İbrahim’in makamını namazgâh edinin.” (Sûre: el-Bakara, 2/125)
İbrahim’in (aleyhisselâm) bastığı taş, Allah’ın izniyle bereketli kabul edilmiştir. Burada namaz kılmak, teberrük içerir.
Şirk Olan Teberrükten Sakındıran Delil;
﴿قُلْ أَفَتَعْبُدُونَ مِن دُونِ اللَّهِ مَا لَا يَنفَعُكُمْ وَلَا يَضُرُّكُمْ﴾
“De ki: Allah’ı bırakıp size ne fayda ne zarar veremeyen şeylere mi tapıyorsunuz?” (Sûre: el-Enbiyâ, 21/66)
Fayda ve zarar veremeyen nesnelerden yardım, bereket, feyiz beklemek şirktir.
Usûl ve Kaideler;
الأصل في العبادات التوقيف
“İbadetlerde asıl olan, sadece nas (delil) ile sınırlı olmaktır.”
لا يجوز إثبات عبادة أو تعظيم إلا بدليل شرعي
“Bir ibadet veya tazimi (yüceltmeyi) şer’i delil olmadan isnad etmek caiz değildir.”
التبرك المشروع هو الذي أقره الشرع، وأما غيره فبدعة أو شرك حسب الاعتقاد
“Meşru teberrük, şeriatın onayladığıdır. Diğerleri ise inanca göre bid’at veya şirktir.”
2- Âlimlerin Görüşleri
İbn Teymiyye (rahimehullah):
“التبرك بذوات الأشخاص والأمكنة لا يجوز إلا بدليل شرعي.”
“Şahısların zatı veya mekânlar ile teberrük etmek ancak şer’i delil ile caizdir.” (Ref: Mecmu’u’l-Fetâvâ, cilt 1, s. 208)
İmam Malik (rahimehullah):
“لا يتبرك بشيء إلا بما ورد به الشرع.”
“Şer’i delille sabit olmadan hiçbir şeyle teberrük edilmez.” (Ref: el-Mudavvenetü’l-Kübrâ)
İbn Kayyim (rahimehullah)
“التبرك بالأمكنة والأزمنة والأشخاص عبادة يجب أن تكون على وفق الشرع.”
“Mekânlarla, zamanlarla ve kişilerle yapılan teberrük bir ibadettir ve mutlaka şeriata uygun olmalıdır.” (Ref: Zadü’l-Mead, cilt 1)
Meşru (Caiz) Teberrük Örnekleri;
Peygamberimizin (sallallahu aleyhi ve sellem) saç telinden, terinden, abdest suyundan bereket aramak.
Delil: Sahih hadislerde sahabenin bu uygulamaları sabittir. (Buhârî, Fedâil 23)
Makam-ı İbrahim’de namaz kılmak. (Bakara 2/125)
3- Haram veya Bidat Olan Teberrük Örnekleri;
Mezar taşlarına el sürmek, oradan şifa beklemek.
Türbeye bez bağlayıp, ondan bereket dilemek.
İmamların, şeyhlerin şahsi eşyalarından (şer’i delil olmadan) feyiz beklemek.
Türbelere çaput bağlamak Haram ve bid’attır. Şeriatla sabit değil.
Mezarlarda mum yakmak, Haramdır. Resûlullah yasaklamıştır.
Bazı şeyhlere ait cübbeye, bastona yüz sürmek, Bid’attır. Şirk şüphesi doğurur.
Delil: Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurdu:
“Kabirleri bayram yerleri edinmeyin.” (Ahmed, 2/367; İbn Mace, Cenâiz 43)
İbn Teymiyye’nin Görüşü:
“من تبرك بشجرة أو بحجر ونحوه معتقدًا أن التبرك به مشروع أو أن فيه سرًا ينفع فقد أشرك.”
“Kim bir ağaçla veya taşla teberrük eder ve bunda faydalı bir gizem (güç) olduğuna inanırsa şirk koşmuştur.” (Mecmu’u’l-Fetâvâ, 1/346)
İbn Kayyim’in Görüşü:
“البحث عن البركة من غير مصادرها الشرعية من أعظم أبواب الشرك.”
“Şer’i kaynaklardan başkasında bereket aramak, şirke açılan en büyük kapılardandır.”
(Zadü’l-Mead, 1/50)
4- GÜNCEL UYARILAR:
Mezarlar, türbeler, ağaçlar, şeyhler vs. Allah’ın izni olmadan bereket kaynağı değildir!
Müslüman yalnız Allah’tan hayır ister. Resûlullah’ın mübarek eserleri bile onun hayatında idi; vefatından sonra yalnız Allah’a yönelmek gerekir.
5- Şirk ve Küfür Olan Teberrük Örnekleri;
Ağaçtan, taştan doğrudan şifa ve bereket beklemek.
Bir şeyin Allah’tan bağımsız olarak bereket verici olduğuna inanmak. Mezar taşından şifa istemek “Yetiş ya Gavs!” demek
Kabirlerden doğrudan yardım istemek.
Ölülere dua etmek.
Mezar taşı, türbe vs. feyiz kaynağı görmek.
﴿وَمَنْ يَدْعُ مَعَ اللَّهِ إِلَهًا آخَرَ لَا بُرْهَانَ لَهُ بِهِ﴾
“Kim Allah ile birlikte başka bir ilaha dua ederse, onun için hiçbir delil yoktur.” (Mü’minun 23/117)
6- Meşru Teberrük;
Şer’an sabit olan zatlar ve nesnelerle Allah’tan bereket dilemek. Caiz ve Sünnettte sabittir.
Bidat Teberrük: Şer’i delili olmayan nesnelerle bereket aramak
Şirk ve Küfür Teberrük: Bir nesnenin doğrudan bereket verdiğine inanmak
Teberrük, sadece Allah’tan beklenir; vesileler ise Allah’ın şeriatla izin verdiği şeylerdir.
Meşru olan teberrük şeriatla sabittir (Peygamber’in eserleri gibi).
Delilsiz teberrük bid’attır, sapmadır.
Bağımsız güç vehmetmek ise açık şirk ve küfür türüdür.
İbn Teymiyye diyor ki:
“Kim Resûlullah’tan (s.a.v.) sonra onun mübarek eserleriyle değil de kendi hevasına uygun olan şeylerle teberrük etmeye kalkarsa, o kişi Allah’a şirk koşmakla itham edilir.”
(Mecmu’u’l-Fetâvâ, 11/450)
7- SAHABE DÖNEMİNDE: Peygamber’in (s.a.v.) Şahsıyla ve Eserleriyle Teberrük
Saçlarıyla, sakalıyla, abdest suyuyla, elbisesiyle, teriyle teberrük ederlerdi.
Enes b. Malik (r.a) diyor ki:
“Resûlullah (s.a.v.) saçını kestirince sahâbîler saçlarının yere düşmemesi için adeta yarışıyorlardı.” (Buhârî, Libas, 66; Müslim, Fedâilu’s-Sahâbe, 61)
Ümmü Süleym (r.anha) Peygamber’in terini biriktirip kokularına karıştırdı. (Delil: Buhârî, Vudû’, 34)
Sahabe bu teberrüğü Peygamber’in hayattayken yapardı.
Vefatından sonra böyle bir uygulama devam etmemiştir!
Onun bizzat bedenî ve şahsî eserlerine dayalıydı, taşlara, ağaçlara vs. değil.
9- SAHABE VE VEFAT SONRASI (ŞİRK TEHLİKESİ)
Sahabe Resûlullah’ın vefatından sonra:
Onun kabri başında bereket ummak için toplanmamış,
Kabrine bezler bağlamamış,
Kabri etrafında dönmemiştir. Örnek:
Ömer b. Hattab (r.a) Hacerü’l-Esved’i öperken şöyle demiştir:
“Vallahi sen bir taşsın. Eğer Resûlullah’ın seni öptüğünü görmeseydim, ben de seni öpmezdim!” (Buhârî, Hac, 50; Müslim, Hac, 251)
Ömer (r.a), bereketi doğrudan taşta görmüyor, sadece Resûlullah’ın sünneti diye yapıyor.
Aksi halde taşlardan, mekânlardan bereket ummayı şiddetle reddetmiştir.
Sahabe Ne Yapardı?
Sadece Resûlullah’ın bedenî eserleriyle ve hayattayken teberrük ederdi.
Kabirlere, taşlara, türbelere yönelmek yoktur! Delil:
Hz. Ebu Bekir (r.a), Peygamber’in vefat ettiğini ilan ederken dedi ki
“Kim Muhammed’e tapıyorsa bilsin ki Muhammed ölmüştür!”(Buhârî, Megâzî, 82)
10- Günümüz Küfür ve Şirk Olan Teberrük Örnekleri:
Maalesef, günümüzde birçok müslümanın düştüğü tehlikeli uygulamalar vardır:
Şirk Türü: Kabirlerden doğrudan şifa, bereket, rızık istemek Şirktir. Allah’tan başkasına dua etmek, ölülerin ruhlarından yardım dilemek, açık şirktir. Ağaçlardan, taşlardan feyiz ve bereket beklemek şirktir.
﴿وَيَعْبُدُونَ مِن دُونِ اللَّهِ مَا لَا يَضُرُّهُمْ وَلَا يَنفَعُهُمْ﴾
“Onlar Allah’ın dışında, kendilerine zarar da fayda da vermeyen şeylere taparlar.” (Yunus 10/18) Kaide;
العبادة لغير الله شرك أكبر
Allah’tan başkasına ibadet etmek büyük şirktir.
11- TARİHÎ OLAY: ZÂTÜ ENVÂT VAKASI
Sahabe, yeni Müslüman olduklarında, savaşta düşmanların ağaçlarına kılıç astığını görünce Resûlullah’a dediler ki:
“Ey Allah’ın Resûlü! Bizim için de onların ağacı gibi bir ağaç yap!”
Resûlullah (s.a.v.) cevabı:
“Siz de Musa’nın kavminin dediği gibi dediniz: ‘Bize bir ilah yap!’ Allah’a yemin ederim ki sizden öncekilerin yoluna aynen uyacaksınız.”(Tirmizi, Fiten, 17)
Ağaçtan, taştan feyiz beklemek şirk kapısıdır.
Bu, sadece putlara tapanların işi değil, gaflete düşen müslümanlarda da olabilir.
12- ÖZET OLARAK
Teberrük sadece:
Allah’ın izin verdiği şekilde,
Peygamber’in bedenî eserleriyle,
Şirk, bid’at, haram ve küfürden uzak,
Sahabenin uyguladığı şekilde yapılır.
Günümüzde türbelere çaput bağlamak, ölülerden medet ummak, şeyhlerin kişisel eşyalarından medet beklemek gibi işler ise açık şirk, büyük bidat ve haramdır.
Delilsiz Olması
Allah ve Resulü, o şekilde bir bereket aramayı emretmemiştir.
Kendi aklıyla veya örfe dayanarak yapılan her teberrük batıldır.
Örnek:
Bir ağaca, bir taşa çaput bağlayıp ondan şifa ve bereket ummak.Delil:
﴿أَمْ لَهُمْ شُرَكَاءُ شَرَعُوا لَهُمْ مِنَ الدِّينِ مَا لَمْ يَأْذَنْ بِهِ اللَّهُ﴾
“Yoksa onların, Allah’ın izin vermediği dini hükümleri onlar için koyan ortakları mı var?”
(Şûrâ 42/21)
Eşyaya kutsiyet atfetmek, onu Allah gibi kudret sahibi görmek büyük tehlikedir.
Delil:
﴿وَمَنْ يُشْرِكْ بِاللَّهِ فَقَدْ ضَلَّ ضَلَالًا بَعِيدًا﴾
“Kim Allah’a şirk koşarsa, uzak bir sapıklığa düşmüştür.” (Nisâ 4/116)
Sahabenin Yapmadığı Bir İbadet Türü Olması
Selef-i Sâlihîn (ilk üç nesil) bir şeyi yapmadıysa, onun ibadet diye yapılması bid’attır.
İbn Mes’ud der ki;
“Siz bugün sünnet üzerindesiniz. Şayet yeni bir şey çıkarırsanız sapıttınız demektir.”
(Dârimî, Mukaddime, 210)
Şekil ve Amelde Peygambere Uymamak
Teberrük şekli Allah Resulü’nün uygulamasına aykırıysa batıldır.
Peygamber (s.a.v.) kabir taşlarını, ağaçları kutsamamıştır.
Örnek: Mevlid kandilinde sandalyeye Peygamber’in geldiğini iddia edip ayağa kalkmak.
(Bu, bidat olup din dışıdır.)
13- Kabirleri ve Ölülere İbadet Etmeye Yaklaştırması
Yanlış teberrükler, zamanla ölülerden medet umma sapıklığına kapı açar.
İbn Teymiyye:
“Her şirk başlangıcı, önce masum bir teberrükle başlamış, sonra tapınmaya dönüşmüştür.”
(Mecmu’ul-Fetâvâ, 1/346)
14- Toplumsal Şirk Kültürünü Beslemesi
Yanlış teberrükler, halkı şirk ortamına alıştırır.
Zamanla insanlar Allah’tan değil, taşlardan, şeyhlerden, kabirlerden bekler hâle gelir.
Örnek: “Bu türbenin şeyhi sizi korur.” denilmesi = açık şirk.
İlahi öğretiler konusunda cahil olmuş insanların batıl kıyas ve tespitler ile kişileri ve nesneleri bereketli ve hayırlı görmeleri büyük bir cehalet ve sapmadır.
Bu din Allah’a giden bu yolda şirkin, küfrün, hurafelerin ve bid’atlerin yolunu tıkamış ve ibadeti yalnız Allah’a has kılmak suretiyle kulluk kriterlerini vaaz etmiştir. Dolayısıyla kur’an’ın ve sünnetin onayından geçmeyen şeyleri bereketli görmek ve nesneleri hayırlı görmek onlara teberrükte bulunmak bid’attır.
Peygamberimizin dışında şeyh, salih kullar ve Allah dostu olarak isimlendirilen kimselerden ve onların bıraktıkları şeylerden bereket ummak asla caiz değildir. Onlar peygamber değildir ki kendileriyle kıyas olunsun.
Gelen rivayetlere göre sahabeler Allah onlardan razı olsun, Rasulullah (a.s)’in kendisinden bereket ummuşlardır. Onun terinden, saçından, onun sakalından, onun abdestinden ve buna benzer şeylerden teberrük etmek suretiyle hayır ve bereket talebinde bulunmuşlardır.
Hiçbir rivayette ne Ebubekir, ne Ömer, ne Osman ne de Ali Allah onlardan razı olsun, hiç kimse kendilerinden ve bıraktıkları eşyalarından bereket ve hayır ummamışlardır. Dolayısıyla sahabeden üstün olmadıkları naslar ile sabit iken bu kimselerden bereket ummak sapmadır.
Kur’an-ı kerim’de birçok ayetlerde Allah Nuh, İbrahim ve Al-i İmran ailesini alemlere üstün seçtiğini, bazı peygamberlerin diğerlerinden üstün olduğunu, bazı toprak parçalarının seçilip üstün kılındığını, Ramazan ayının diğer aylardan üstün olduğunu ve Kadir gecesinin diğer gecelerden üstün olduğunu Rabbimiz beyan etmiştir. Dolayısıyla birinin üstünlüğü ya da birinin bereket ve hayra sebep olması ancak vahiy yani Kur’an ve Sünnetin onayından geçmesi gerekir. Hatta ibadetler konusunda alimlerimiz kıyasın batıl olduğu konusunda icma etmişlerdir.
Dolayısıyla Allah Mekke’yi ve onun çevresini kutsadı diye birileri bu kıyasla Amerika’yı kutsayamaz yada Allah peygamber aleyhissalatu vessellem’e üstün göstermesi başkalarınında kendini peygamberle kıyas ederek ben de üstünüm demesi batıldır. Allah’ın Kadir gecesini bereketli kıldığına inanarak 15 Temmuz gecesinide kıyas ederek bereketli görmek nasıl mantık dışı ise şeyhleride bu şekilde resullere kıyas etmekte o derece batıldır.
Dolayısıyla Peygamberimizin vefatından hemen sonra bereket ummak caiz değildir ve bununla ilgili hiçbir delil yoktur. Maalesef İslam konusunda cahil kalmış kimseler, Allah dostu olarak isimlendirilen kimselere karşı olan aşırı sevgileri, onları kutsama, ilahlaştırma ve ilahi özledikleri onlara vermek suretiyle şirkin kapıları açılmış ve o kimselerden bereket bekleyerek onlardan teberrük edilmektedir. İşte bu asla caiz değildir.
Share this content:
Yorum gönder