×

“Endâd” (أنداد) Kalp, Dil Ve Ameli Putlar.

“Endâd” (أنداد) Kalp, Dil Ve Ameli Putlar.

Gürsel Gürbüz

Tevhid, İslam’ın özü; şirk ise bu özün zehridir. Şirk, yalnızca taştan yapılmış putlara secde etmek değildir. Kur’an’ın tarif ettiği şirk, çok daha derin, çok daha sinsi ve kalbin dilin ve ameli hedef alan bir zehirdir. Bu şirkin en tehlikeli türü ise “endâd” olarak adlandırılan, Allah’a denk tutulan varlıklar üzerinden yapılan gizli  ve açık şirk türüdür. Rabbimiz şöyle buyurur:

وَمِنَ النَّاسِ مَن يَتَّخِذُ مِن دُونِ اللَّهِ أَندَادًا يُحِبُّونَهُمْ كَحُبِّ اللَّهِ

“İnsanlardan öyleleri vardır ki, Allah’tan başkasını O’na denk tutar ve onları Allah’ı sever gibi severler.” (Bakara 2/165)

Endâd; ister bir veli, şeyh veya mürşid olsun…

İster bir futbolcu, sanatçı, kadın veya ideolojik lider olsun…

İsterse modern dünyanın inşa ettiği laiklik, demokrasi, özgürlük, haz ve konfor gibi soyut kavramlar olsun…

Eğer kalp, dil ve amel’de Allah’a ait olması gereken sevgi, bağlılık, teslimiyet, korku ve umut başka bir varlığa yönelirse; bu apaçık şirktir.

Türbeler önünde eğilip “evliya kullar”dan medet umanlar nasıl ki tevhidi bozduysa, bugün de demokrasiye “ilahî bir sistem” gibi tapanlar, futbol kulüplerine “din gibi bağlananlar”, özgürlüğü “kutsal değer” görenler aynı şekilde kalbinde Allah’tan başkasına kulluk edenlerdir. Zira şirk bazen secdede, bazen sandıkta, bazen ekranda, bazen kalpte gizlenmiş halde ortaya çıkar.

– Kur’an ve sünnet ışığında endâd şirkinin mahiyeti,

– Evliya kültü, sistem tapıcılığı, eğlence bağımlılığı, dünya tutkusu gibi modern şirk biçimleri,

– Ve bu şirkten kurtulmanın yolları,

ayetlerle, hadislerle, selef âlimlerinin sözleriyle ve güncel örneklerle ele alınacaktır.

Zira Allah’ın en büyük emri tevhid, en büyük yasağı ise şirktir. Kalplerde gizli olan endâd’ları fark etmek ve onları yıkmak, hakiki kulluğun ilk adımıdır.

1. Sözlük (Lügat) Anlamı: Endâd (أنداد) kelimesi, Arapça’da “نِدّ” (nidd) kelimesinin çoğuludur.

نِدّ (nidd): Dengi, benzeri, eşiti, rakibi, karşıtı, muadili demektir.

Çoğulu: أنداد (endâd)

Kaynak: Lisânü’l-Arab, el-Muʿcemü’l-Vasît, Müfredât (Râgıb el-İsfahânî)

Sözlükteki anlamı: Bir şeyin benzeri, ona denk tutulan şey. Zıddı ve rakibi olan şey, Aynı seviyede görülüp kendisine yönelinen varlık.

2. Istılah (Terim) Anlamı “endâd”: Tevhid inancına aykırı olarak, Allah’a denk ve eş tutulan her türlü varlık, kişi veya kavramdır. Bu eş tutma kalple, sözle veya amelle olabilir.

Usûlî tarif: Endâd, kişinin ibadet, sevgi, korku, umut, tevekkül, dua, yöneliş gibi yalnız Allah’a ait olan kulluk türlerinden herhangi birini Allah’tan başkasına yöneltmesiyle ortaya çıkan şirk çeşitlerinin temelidir.

3. Kur’an’dan Delillerle Açıklama:

فَلَا تَجْعَلُوا لِلَّهِ أَندَادًا وَأَنتُمْ تَعْلَمُونَ

“O halde siz (bunu) bildiğiniz halde Allah’a denkler (endâd) kılmayın!” el-Bakara 2/22:

Burada Allah Teâlâ, yaratılışın delillerini sunduktan sonra kullarına açıkça şirk koşmamalarını emretmektedir. “Endâd” kelimesiyle, Allah’a kullukta ortak edilen sahte ilahlar, liderler, putlar, sistemler kastedilmiştir.

وَجَعَلُوا لِلَّهِ أَندَادًا لِيُضِلُّوا عَن سَبِيلِهِ ۗ قُلْ تَمَتَّعُوا فَإِنَّ مَصِيرَكُمْ إِلَى النَّارِ

“Allah’a denkler kıldılar ki insanları O’nun yolundan saptırsınlar. De ki: ‘Bir süreliğine zevk alın; ama sonunda varacağınız yer ateştir!’”  İbrahim 14/30:

Bu ayet, insanların sahte ilahları Allah’a denk tutmalarını ve bunun sonucunda hem kendilerini hem başkalarını sapıklığa sürüklediklerini ifade eder. Bu da endâdın sadece bir iç yöneliş değil, sosyal bir fitne boyutu olduğunu da gösterir.

وَإِذَا مَسَّ الإِنسَانَ ضُرٌّ دَعَا رَبَّهُ مُنِيبًا إِلَيْهِ ثُمَّ إِذَا خَوَّلَهُ نِعْمَةً مِّنْهُ نَسِيَ مَا كَانَ يَدْعُو إِلَيْهِ مِن قَبْلُ وَجَعَلَ لِلَّهِ أَندَادًا لِّيُضِلَّ عَن سَبِيلِهِ

“İnsana bir zarar dokunduğunda Rabbine yönelerek O’na dua eder. Sonra Allah ona bir nimet verince, daha önce O’na dua ettiğini unutur ve Allah’a endâd (denkler) uydurur ki (insanları) Allah’ın yolundan saptırsın…”  Zümer 39/8:

İnsan, zorlukta sadece Allah’a yönelirken, bollukta başka varlıkları O’na ortak etmeye meyleder. Bu, kalbi şirk göstergesidir. Duada, tevekkülde ve nimeti Allah’tan değil başkasından bilmede endâd anlayışı vardır.

4. Sünnetten delil:

“Kim Allah’tan başka bir varlığa dua ederse (çağırırsa), o şirktir. (Müslim, Tirmizî)

Dua ibadettir ve ibadet sadece Allah’a yapılır. Dua etmek, yardım istemek, şefaat beklemek gibi şeyler endâd oluşturabilir.

5. Usul ve Kaide Açısından Endâd ve Şirk

Kaide 1:“Kulluğun her çeşidi sadece Allah’a yapılır; bir başkasına yöneltilmesi şirk olur.”

وَأَنَّ الْمَسَاجِدَ لِلَّهِ فَلَا تَدْعُوا مَعَ اللَّهِ أَحَدًا

“Şüphesiz mescitler Allah’ındır. O hâlde Allah ile beraber başkasına dua etmeyin.” (el-Cinn 72/18)

Kaide 2: “Sevgi, korku, umut, dua, tevekkül gibi kalp ibadetleri Allah’tan başkasına yöneltilirse bu büyük şirktir.”

وَمِنَ النَّاسِ مَن يَتَّخِذُ مِن دُونِ اللَّهِ أَندَادًا يُحِبُّونَهُمْ كَحُبِّ اللَّهِ

“İnsanlardan öylesi vardır ki, Allah’tan başkasını Allah’a denk (endâd) edinirler ve onları Allah’ı sever gibi severler…” (el-Bakara 2/165)

  1. Endâd ile Şirkin Tehlikesi

Endâd kavramı, sadece putlara tapmayı değil; lideri kutsallaştırmak, şeyhi mutlak söz sahibi görmek, sistemi helal-haram belirleyici kabul etmek gibi günümüz modern şirk formlarını da kapsar.

Şirk, tevhit inancını yok eden en büyük zulümdür (Lokmân 31/13).

Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz (en-Nisâ 4/48).

Endâd, Allah’a ait olan bir hakkı (kulluk, sevgi, dua, korku vs.) başkasına vererek onu Allah’a denk tutmaktır.

Bu da kişiyi açık şirke sokar.

İster peygamber, ister veli, ister sistem, ister şahıs olsun; Allah’a ait bir vasfı onlara vermek onları endâd yapar ve kişiyi dinden çıkarabilir.

Bu sebeple, kalpte, dilde ve amelde Tevhid saf olmalı, hiçbir yöneliş Allah’tan başkasına yapılmamalıdır.

  1. Müfessirlerin Endad Tefsiri;

a. İbn Kesîr (v. 774 h) (Tefsîru’l-Kur’âni’l-Azîm)

el-Bakara 2/22 – “فَلَا تَجْعَلُوا لِلَّهِ أَندَادًا” ayeti hakkında:

“Endâd; Allah’a eş, denk, ortak edilen her şeydir. Bunlar putlar olabilir, insanlar olabilir, hatta tağut sistemleri olabilir. Bu, hem kalp, hem dil, hem de amelle gerçekleşebilir.”

b.Taberî (v. 310 h) – (Câmiu’l-Beyân)

el-Bakara 2/22 için: “Endâd; Allah’a ibadette ortak tutulan şeylerdir. Bu, Allah’tan başkasına yönelen sevgi, korku, ümit gibi ibadetlerde olur. Ayetle Allah, tevhidi emredip şirki nehyetmiştir.”

c. Kurtubî (v. 671 h) – (el-Câmiʿ li Ahkâmi’l-Kur’ân)

İbrahim 14/30 için:

“Allah’a endâd edinmek, O’nunla birlikte başkasını ilah edinmektir. Bunlar bazen taş olur, bazen insan, bazen heva (nefs) olur. Her kim bir şeyi Allah gibi sever veya ondan Allah gibi korkarsa onu Allah’a denk edinmiş olur.”

e. Fahreddin er-Râzî (v. 606 h) (Mefâtîhu’l-Gayb)

el-Bakara 2/165 – “يُحِبُّونَهُمْ كَحُبِّ اللَّهِ” ayeti üzerine:

“Bu ayet, endâd kavramını kalbî ibadet olan muhabbet açısından açıklar. Allah’a mahsus sevgi başkasına yöneltilirse bu şirk olur. Zira Allah’a denk tutmak kalple de olur.”

f. El-Alûsî (v. 1270 h)– (Rûhu’l-Meânî)

Zümer 39/8 için:

“Endâd, sadece putlar değildir; insanın Allah’ın yerine korktuğu, güvendiği, dua ettiği, yöneldiği her şey endaddır. İnsan kendine verilen nimetle azarak Rabbi’ni unutursa şirk tuzağına düşer.”

  1. Salih Kul, Evliya ve Şeyh Açısından Endad;

Temel Kural: Allah’a Ait Olan Hakkı Başkasına Vermek Şirktir.

Endâd = Allah’a ait ibadet, dua, tevekkül, yardım isteme, kurban, adak, rızık, af ve mağfiret gibi hakları başkasına vermektir.

Bu durum bir salih, veli veya şeyh için yapılırsa, o kişi –farkında olunmasa bile– Allah’a denk tutulmuş olur.

وَمِنَ النَّاسِ مَن يَتَّخِذُ مِن دُونِ اللَّهِ أَندَادًا يُحِبُّونَهُمْ كَحُبِّ اللَّهِ

“İnsanlardan bazıları Allah’tan başka endâd edinirler ve onları Allah’ı sever gibi severler.” (Bakara 2/165)

a. Geçmişte Tarikatlarda Endâd’a Dönüşen Uygulamalar;

Evliya ve şeyhlerin mezarlarından medet ummak

“Yâ Abdulkadir Geylânî, yetiş ya Gavs!”

Mezar başında kurban kesme, adak adama, çaput bağlama vs.

Bu tür uygulamalar, tevessül veya şefaat zannedilse de, duayı Allah’tan başkasına yöneltmek, yani ibadeti başkasına yapmak olduğundan endâd kapsamındadır.

b. Şeyhin Allah ile kul arasında mutlak aracı görülmesi

“O olmadan Allah’a ulaşamayız.”

“O bizim günahlarımızı affettirebilir.”

“O varken şeytandan korkma.”

Bu anlayış, Hristiyanlıktaki papaz–şefaatçi inancı gibidir ve kişinin Rabbini unutup şeyh veya evliya figürünü ilahî konuma çıkarmasıdır.

  1. Modern Çağda Tarikat ve Cemaatlerde Endâd’a Yol Açan Uygulamalar;

Şeyhin sözünü Allah ve Resûlü’nden önde tutmak

“Hoca böyle dedi, artık sorgulamayız.”

“Bunu hadisle çürütmeye kalkma, bu sırdır.”

“Onun görüşü, mezheplerden üstündür.”

Bu, hüküm koyma hakkını Allah’a değil, bir lidere verme anlamına gelir. (Bkz: Tevbe 31)

Bu da şirk türüdür.

Şeyhi koruyucu, görüp gözetici bir varlık olarak görmek

“O her yerde hazır ve nazırdır.”

“Kalbimden geçeni bilir.”

“Bizi her daim himaye eder.”

Allah’a ait sıfatları (görmek, işitmek, kalpleri bilmek, her şeyi kuşatmak) bir beşere vermek, o kişiyi endâd konumuna sokar.

  1. Bazı Selef Âlimlerinin Uyarıları:

İbn Teymiyye (v. 728 h): “Bir veli veya şeyhten Allah’tan korkar gibi korkulursa, dua edilir, tevekkül edilirse bu şirktir. Bu, putperestliğin aynısıdır.”

Muhammed b. Abdilvehhab: “Kureyş müşrikleri bile ‘Allah yarattı’ derken sadece ibadette şirk koşarlardı. Bugün mezar başında dua edenler onların bile ötesine geçmiştir.”

11- Günümüzde Endâd’a Dönüşmüş Şeyhlik Tipleri:

Mutlak itaati şart koşan, sorgulanmayan “kutub” anlayışı

Sırf soyundan geldiği için ilahi sıfatlar atfedilen kişiler

Kur’an ve sünnetle çelişse bile şeyhinin her dediğini kabul eden müritler

Şeyhin rüyasını vahiy gibi gören cemaat yapıları

Tüm bu özellikler, şeyhi Allah’ın yerine bir güç ve merci olarak görmek demektir. Bu da açık şirktir ve kişiyi İslam dairesinin dışına çıkarır.

Şeyhler, evliyalar salih olabilir. Ancak Allah’a ait olan ibadet yönelişlerinden bir zerreyi bile onlara yöneltmek, şirk-i ekberdir.

Bu insanlar Allah’a çağırmadıkları halde, halk onların etrafında endâd mantığıyla bir şirk kültü inşa eder.

Bu yüzden tevhid ehli Müslüman, yalnız Allah’a yönelir, O’na dua eder, O’na ibadet eder ve kullukta asla aracı koymaz.

12- Partiler, Liderler, İdeolog/İdeolojiler Endad;

Bu, şirk ve endâd kavramını modern dünya perspektifinde anlamak açısından çok kritik ve ihmal edilen bir meseledir. Sadece tarikat şeyhleri değil; ideolojik liderler, sistemler ve kavramlar da Allah’a denk tutulduğunda endâd kapsamına girer. 

Endâd (أنداد):Allah’a ait sıfatlarda, yetkilerde, haklarda bir başkasını O’na denk tutmak.

Bu;Kalpte olabilir (birini Allah’tan daha çok sevmek, korkmak) Dilde olabilir (Allah yerine ondan istemek, dua etmek) Amelde olabilir (Allah’tan başkası için hüküm koymak, ibadet etmek)

13- Kur’an’da Uyarı: Hüküm ve Ulûhiyet Hakkı Yalnız Allah’ındır

(أَمْ لَهُمْ شُرَكَاءُ شَرَعُوا لَهُم مِّنَ الدِّينِ مَا لَمْ يَأْذَن بِهِ اللَّهُ)

“Yoksa onların Allah’ın izin vermediği şeyleri din edinen ortakları mı var?”  Şûrâ 42/21:

Kim Allah’ın hükmü yerine kendi ideolojisini din edinirse, Allah’a şerik koşmuş olur.

(اتَّخَذُوا أَحْبَارَهُمْ وَرُهْبَانَهُمْ أَرْبَابًا مِن دُونِ اللَّهِ)

“Onlar hahamlarını ve rahiplerini Allah’tan başka rab edindiler…” Tevbe 31:

Âlimleri rab edinmek, onların haram–helal belirleme yetkisini Allah yerine kabul etmektir.

Bugünkü yasa koyuculara mutlak itaat de aynı şekildedir.

14- Modern Endâd: Liderler, Sistemler, Kavramlar;

a. İdeolojik Liderlerin İlâh Konumuna Getirilmesi

Liderin sözü din gibi kabul edilir.

Eleştirilemez, sorgulanamaz.

Herkesten fazla sevilir, uğruna ölüme gidilir.

Onun yoluna muhalefet eden düşman sayılır.

Bu, ulûhiyet (ilahlık) vasfının insana verilmesidir.

Kalbi şirk:

Allah’tan daha çok sevilmesi (Bakara 2/165)

Allah’tan daha çok korkulması, saygı duyulması

Ameli şirk:

Uğruna savaşmak, ölmek, yaşamak

Onun uğruna haramı mubah saymak

Bu tür bağlılıklar, Allah’a ait kulluğun bir kısmını beşere vermek, yani endâd edinmektir.

Demokrasi = Kanun Koyuculuğu İlahlaştırmak

Demokrasi, halkın kendi kendine hükmettiği sistemdir. Ancak Allah’a göre:

“Hüküm yalnız Allah’ındır.” (Yusuf 12/40)

“Allah’ın indirmediğiyle hükmedenler kafirlerdir.” (Mâide 5/44)

Demokrasi, halkın helal–haram tayin etmesine kapı açtığı için, şer’î anlamda

Allah’a denk bir merci olarak konumlandırıldığında endâd olur.

İnsanlar şöyle der:

“Allah haram dese de toplum isterse olur.”

“Din ayrı, siyaset ayrı.”

“Kur’an hükmünü meclis belirler.”

Bu, “şeriat istemiyoruz, Allah değil biz karar veririz” demektir.

Açık şirk ve endâd edinmektir.

Laiklik = Din Dışı Alanlara İlahlık Tahtı Kurmak;

Laiklik: Dinin hayatın dışına atılması, sadece bireyin vicdanına hapsedilmesidir.

“Devlet dine karışmaz.”

“Din hüküm koyamaz.”

“Kur’an siyasete karışmasın.”

Bu da “Allah’ın hâkimiyet hakkını inkâr”dır.

Şirk boyutu nedir?

Allah’ın dinini sadece camiye hapsetmek

Aile, eğitim, ekonomi, siyaset gibi alanlarda Allah’ı dışlamak

Bu alanlarda Allah’tan başkasının koyduğu kuralları meşru saymak

Bu tutum, Allah’a karşı endâd edinmektir, çünkü O’nun hükmü yerine başka hüküm konmuştur.

15-  Tarihi Misallerle Endâd Sistemi

Firavun: “Ben sizin en büyük Rabbinizim.” (Nâziât 79/24)

Sadece ibadet değil, sistemsel ilah olma iddiası.

Nemrud: “Ben hayat veririm, öldürürüm.” (Bakara 2/258)

Kendi iradesini ilahî güç olarak tanıtır.

Bugün de:

“Ben olmasam ezan bile okunmazdı.”

“Biz dinin yerine insanı merkeze koyduk.”

diyenler aynı mantıkla endâd sistemini sürdürmektedir.

Endâd kavramı sadece taş putlar değildir.

Kalpte, sözde, sistemde ve hayatta Allah’tan başkasına yetki, sevgi, hüküm, korku ve ibadet yöneltilirse bu endâd’tır.

Tarikat şeyhi olabilir, ideolojik lider olabilir, anayasa olabilir, meclis olabilir — fark etmez.

Allah’a ait olan bir yetkiyi başkasına vermek = ŞİRK = ENDÂD

16- Futbol. Eğlence, Siyaset, Mal-Mülk Sevgisi..

وَمِنَ النَّاسِ مَن يَتَّخِذُ مِن دُونِ اللَّهِ أَندَادًا يُحِبُّونَهُمْ كَحُبِّ اللَّهِ

“İnsanlardan bazıları Allah’tan başka endâd edinirler, onları Allah’ı sever gibi severler.” (Bakara 2/165)

– Kalp, dil ve amldde Allah’tan başka bir şeyi Allah kadar sevmek, endâd’tır.

– Bu bir insan olabilir, sistem olabilir, eşya olabilir, eğlence olabilir.

Futbolun, Eğlencenin, Şöhretin Endâd’a Dönüşmesi;

Onun için hayatını adamak (taraftarlık din gibi yapılır)

Maç saatinde namazı terk etmek, ibadeti ertelemek

Kulüp sevgisini Allah sevgisinden öne geçirmek

Put gibi formaya, isme, statüye bağlılık

“Her şeyimsin” gibi şirk kokan ifadeler

Bu, futbolu bir “din” gibi sevip yüceltmek, Allah’tan başkasına “ilahî değer” vermektir.

Eğlence Kültürü:

Diziler, müzikler, filmler uğruna ibadetleri ihmal etmek

Şarkıcılara ve oyunculara “ilah” muamelesi yapmak

Onların fikirlerini, yaşamlarını örnek almak

Allah’ı hatırlatacak şeylerden bunalıp, harama yönelmek

Onlar gibi yaşamak için hayatını harcamak

Bu, Allah’ın zikrini bırakıp nefsin putuna tapmaktır:

أَفَرَأَيْتَ مَنِ اتَّخَذَ إِلَـٰهَهُ هَوَاهُ

“Hevasını ilah edinen kişiyi gördün mü?” (Câsiye 45/23)

17- Siyaset ve Dünya Sistemlerine Endâd Mantığıyla Bağlanmak

Bir liderin peşinden Allah’ın hükmünü terk ederek gitmek

Partiye bağlılık din gibi, liderin sözü vahiy gibi

“O olmasa dine zarar gelir” gibi inançlarla onu ilahlaştırmak

Haram olan yollarla zafer aramak

İslam’ı bırakıp beşeri ideolojilere bel bağlamak

Bu anlayış, dini değil, ideolojiyi ilah edinmektir.

“Sana indirilenle aralarında hükmet; onların arzularına uyma!” (Mâide 49)

“Allah’ın indirdiğiyle hükmetmeyenler kafirlerdir.” (Mâide 44)

18- Dünya Malına ve Mülke Bağlanmak = Kalpte Endâd İnşası

“Hayır! Siz dünya hayatını tercih ediyorsunuz. Oysa ahiret daha hayırlı ve daha kalıcıdır.” (A’lâ 87/16-17)

“Malları ve evlatları sizi Allah’ı zikretmekten alıkoymasın.” (Münafikûn 63/9)

Mal endâd olur mu? Evet, olur:

Onun için rızık endişesiyle haramı helal saymak

Ticaret yüzünden ibadeti terk etmek

Zekâtı vermemek, infak etmeyi acı görmek

Daha çok kazanmak için namazı, kulluğu ertelemek

Paraya güvenmek, tevekkülü Allah’tan başkasına yöneltmek

Bu, kalbi Allah’tan başka bir güce bağlamaktır.

19- Çakılmak: Kalbi, Aklı ve Ameli Dünya’ya Adamak

Allah Teâlâ şöyle buyurur:

“Kim dünya hayatını isterse, ona dünyada veririz ama ahirette nasibi olmaz.” (Hud 11/15-16)

Bugünkü insanlar neye çakıldı?

Sosyal medyada görünmek, beğenilmek = hayat amacı

Ev, araba, konfor = cennet sanılıyor

Eğlence, tatil, özgürlük = ibadet yerine konuyor

Allah ve ahiret = ikinci planda, ya da hiç yok

Bu durumda mal, makam, eğlence, şöhret ve sistemler modern endâd hâline gelir.

20- Sonuç: Kalpteki Endâd’ı Temizlemek

Tevhid, sadece putları yıkmak değil; kalbi, aklı ve ameli Allah’a yöneltmektir.

Sevgide: En çok Allah sevilir

Korkuda: Sadece Allah’tan korkulur

Güvende: Sadece Allah’a güvenilir

Hükümde: Sadece Allah’ın hükmü yücedir

Hedefte: Sadece Allah’ın rızası gözetilir

“Allah’a hiçbir şeyi denk tutma.” (Nisâ 4/36)

Kalbindeki futbolu, eğlenceyi, lideri, parayı, ideolojiyi Allah’a denk tutarsan, işte bu endâd’dır, şirktir.

21- Bilim ve Teknolojinin İlâhlaştırılması

Bilim, Allah’ın ayetlerini anlamada bir araçtır; ama insanlar bugün:

“Bilim söylüyorsa doğrudur, Kur’an söylüyorsa yoruma açıktır” demeye başladı.

Evrim, evrenin tesadüfen var olması gibi ideolojiler mutlak hakikat gibi dayatılıyor.

Bilimin verdiği hüküm Allah’ın ayetlerine tercih edilirse, o zaman bilim endâd olur.

“Yeryüzünde Allah’ın izni olmadan bir yaprak bile düşmez.” (En’âm 6/59)

Her şeyi sebep–sonuca bağlamak, Allah’ı devre dışı bırakmak, şirk olur.

Psikoloji, felsefe ve kişisel gelişim dinlerinin yaygınlaşması

“Kendi içindeki gücü keşfet”

“Evren seni duyuyor”

“Kendi realiteni yarat” gibi öğretilerle, Allah’tan bağımsız bir kader anlayışı sunuluyor.

Bu öğretiler, tevhid inancını yıkıyor ve kişiyi kendi nefsine veya evrene kul yapıyor.

“Gördün mü hevasını ilah edinen kimseyi?” (Câsiye 45/23)

Heva–nefsi yücelten bu sistemler batınî şirk türüdür.

Kadın–erkek ve aile anlayışının dönüştürülmesi (feminizm, cinsiyet ideolojileri)

Modern ideolojiler “kadın kendi bedeninin tanrısıdır” diyerek, kulluğu Allah’tan alıp bireye veriyor.

Evlilikte Allah’ın koyduğu sınırlar inkâr ediliyor.

Cinsiyetsizlik, eşcinsellik gibi sapkınlıklar normalleştiriliyor.

“Din ayrı, beden ayrı” anlayışıyla Allah’ın hâkimiyeti reddediliyor.

Bu, Allah’ın yarattığı fıtrata karşı savaşmak ve hüküm koyma hakkını gasp etmek demektir = endâd.

Milliyetçilik, ırkçılık, kavmiyetçilik

“Türk’üm, Kürd’üm, Arap’ım” diyerek ırkını dininin önüne geçirmek

“Bizim millet şöyle büyüktür, bizim ırk şöyle üstündür” diyerek kibirlenmek

İnsanları soyuna göre yüceltmek, Allah’ın takva ölçüsünü geçersiz saymaktır.

“Sizin en üstün olanınız, Allah katında en çok takvaya sahip olanınızdır.” (Hucurât 49/13)

Irkı yüceltip takvayı değersiz görmek = endâd’tır, çünkü kıymet ölçüsünü değiştirmektir.

Sosyal medya ve dijital benliğin ilâhlaşması

Takipçi kazanmak, beğenilmek için haram işleniyor

Paylaşımlar için gösteriş, riyâ yapılıyor

İnsanlar görsün diye ibadet veya iyilik yapılıyor

Allah’tan çok insanların takdirine önem veriliyor

“O (münafıklar) riyâ ile amel ederler.” (Maûn 107/6)

Gösteriş (riyâ), kalbin Allah’tan başkasına yönelmesidir = gizli şirk = modern endâd.

Özgürlük ve bireysellik adı altında ilâhî sınırlara başkaldırmak

“Bana kimse karışamaz!”

“Hayat benim, karar benim!”

“Kendi doğrum, kendi gerçeğim!”

Bu ifadelerle kişi, kendi hevâsını yasa koyucu yapıyor.

“Allah ve Resûlü bir işe hükmettiğinde, mümin bir erkek ve kadının başka bir tercihi olamaz.” (Ahzâb 33/36)

Kendini kendi başına yasa koyucu gören insan, fark etmeden kendi nefsini endâd edinmiştir.

Share this content:

Yorum gönder

You May Have Missed