×

Somut Ve Soyut Açısında Modern Putperstlik.

Somut Ve Soyut Açısında Modern Putperstlik.

İnsanlık tarih boyunca nefis, arzu, istek, tutku, yeryüzüne çakılma, mal, makam, şan, şöhret ve servet gibi sebeplerden dolayı yada fıtratını bozarak ilahi öğretilerden yüz çevirmiş ve bunun sonucunda kendi hayatında birçok çeşit putperestliği yaşamakta. Hiç şüphesiz putperestlik hem soyut hem somut, başka bir ifade ile hem teori hem pratik açıdan kendini gösteren ve tarih boyunca ilkel ve modern cahiliyenin yapa geldikleri şirk ve küfür ibadetleridir.

Bu putperestlikler bazen teorik bazen pratik olarak ister ilkel ve ister modern çağda olsun, ister atalar dinine, ideolojik dinlere, felsefi inançlar, ideologlara,  heva ve heves ürünü olan ideolojik kurallar, kanunlar, yasalar, gelenek, örf ve yaşam programları tamamı ile teorik putçuluğun kendini gösterdiği ideolojik dinlerdir. Teorik putçuluk Allah’ın haramını helal ve helallerine haram eder, küfre hayatında egemen kılar, kanunları, yasaları, yaşam programı, moda, sanat, yönetim ve rejimler bu insan uydurması ideolojik heva ve hevese göre şekillenir. 

Bu ilkel dönemlerdeki Nemrut’un ve Firavunların devlet yönetimindeki ideoloji ve toplumlarına dayatılan bu ideoloji, bugün aynı şekilde heva ve heves ürünü olan insan uydurması ideolojik dinlerin devlet, hükümet ve toplum açısından dayatılması teorik putperestliğin en büyük ispatıdır. Bu yönüyle kim ilkel dönemlerde Firavunun ideolojik dinine itaat ettiğinden ya da Nemrut’un emrine amade olduğunda apaçık putperestliği yaşıyordu, aynı bugün demokratların ve laiklerin Allah’a isyan konusunda ideolojik dinlere ibadet edip politik tanrılar konumundaki tağutları ilahlaştırdıkları gibi.

Pratik putperestliğe gelince bu somut olan cahiliye uygulamalarıdır, bu gözle görülür, dokunulur ve kendisine ibadet edilen ilkel dönemlerdeki pratik-somut putlarda olduğu gibi. Öyleki bu daha çok batıl ideolojiler, batıl liderler ve önder, kurum ve kuruluşları temsil eden ve çağıran, yine taş, tunç, tahta ve betondan yapılan heykellerdir. Bugün hiçbir putperestliğe dair değişiklik olmadan insanlar ideolojik dinleri temsil eden heykeller karşısında arz-ı endam, tazim, saygı, izinden gitme, itaat emrine ve emrine amada olma şeklinde Firavun konumundaolan ibadet ve kulluk edilen ilkel toplumların konumuna düşmüştür.

Dolayısıyla putperestlik ister somut ister soyut olsun Allah’a isyan konusunda başkalarına itaat, Allah’tan başka iradelere yetki, etki ve yaşam programı görmek, hiç şüphesiz küfrün, şirkin ve putperestliğin tâ kendisidir.

Putperestlik En Büyük Günah’tır; 

Şüphesiz bu durumda olanlar müşrik olmakla beraber Müslümanlık iddiaları, namaz kılmaları, zekat vermeleri, hacca gitmeleri ya da zikir yapmaları Allah katında hiçbir değeri yoktur. Çünkü onlar ”la ilahe illallah” demekle beraber kelimeyi Tevhid’in şartlarını yerine getirmedikleri gibi onu bozan unsurlara tabi olmak suretiyle şirke bulaşmışlardır ve bu şirk ahirette affedilmeyecek en büyük zulüm ve sonsuz cehenneme götüren bir suçtur. 

Putperestliğin en büyük günah olmasının temel illeti Allah’a ait olan ilahi ve rabbani özelliklerin yeryüzünde makam, şan, şöhret ve lider konumunda olan kimselere verilme sebebiledir. Nitekim Allah kerim kitabında kanunları, yasaları, hakimiyet ve hükümün tamamıyla ilahi olduğunu ve hiç kimsenin bu konuda ortak olmadığını beyan ederken, ilkel ve modern Müşrikler tarih boyunca bu ilahi ve rabbani özellikleri Allah’tan başkalarına verdikleri için en büyük günahı işleyerek dünyada ve ahirete hüsrana uğramışlardır. Nitekim;

اَلَا لَهُ الْخَلْقُ وَالْاَمْرُۜ تَبَارَكَ اللّٰهُ رَبُّ الْعَالَم۪ينَ 

 Dikkat edin! Yaratmak da emretmek de Allah’a aittir.2 Âlemlerin Rabbi olan Allah, ne yücedir. (7/A’râf, 54)

وَلَا يُشْرِكُ ف۪ي حُكْمِه۪ٓ اَحَدًا 

 Hükmünde hiç kimseyi ortak kılmaz (tek hükümran, yasamada bulunan, doğru ve yanlış belirleyen O’dur.)” (18/Kehf, 26)

Nitekim bu ayette Allah yaratma özelliğini gündeme getirerek onun ilahı olduğunu vurguladıktan sonra aynı yaratma gibi hükmetme ve emretmeninde ilahi bir özellik olduğunu vurgulamıştır. Dolayısıyla kim yaratmayı Allah’tan başkasına verdiğinde nasıl müşrik oluyorsa aynı şekilde hükmetme kanun ve koyma yetkisini Allah’tan başkasına verirse müşrik ismini alır.

اِنَّ اللّٰهَ لَا يَغْفِرُ اَنْ يُشْرَكَ بِه۪ وَيَغْفِرُ مَا دُونَ ذٰلِكَ لِمَنْ يَشَٓاءُۚ وَمَنْ يُشْرِكْ بِاللّٰهِ فَقَدِ افْتَرٰٓى اِثْمًا عَظ۪يمًا 

 Şüphesiz ki Allah, kendisine şirk koşulmasını bağışlamaz. Bunun (şirk) dışında kalanları dilediği kimse için bağışlar. Kim de Allah’a şirk koşarsa, hiç şüphesiz büyük bir günahla iftirada bulunmuş olur. (4/Nisâ, 48)

Tevbe etmeden ölündüğü takdirde Allah’ın  bağışlamayacağı tek günah şirktir. Şirk dışında kalan tüm günahlar, Allah’ın dilemesine kalmıştır. Dilerse bağışlar, dilerse bağışlamaz.

Şirk, İslam’ın ibadet olarak kabul ettiği bir eylemi Allah’tan  başkasına yapmak ya da Allah’a ait sıfatlardan birini herhangi bir varlığa vermektir.

Bu büyük bir zulümdür. Çünkü bu öyle bir şey ki, Allah’a iftira atmak, Allah’ı yetkisiz bırakmak, Allah karışmaz, haşa Allah bilmez ve haşa bu Allah’ın yetkisine değil demek suretiyle sosyal, siyasi, ekonomik ve ahlaki bir yaşam programı olarak Allah’la beraber ilahi özellikleri lider konumunda olan politik tanrılara vermek suretiyle bir zulüm aynı zamanda Allah’a atılan bir iftiradır.

وَاِذْ قَالَ لُقْمٰنُ لِابْنِه۪ وَهُوَ يَعِظُهُ يَا بُنَيَّ لَا تُشْرِكْ بِاللّٰهِۜ اِنَّ الشِّرْكَ لَظُلْمٌ عَظ۪يمٌ 

Hani Lokman, oğluna öğüt verirken demişti ki: “Oğulcuğum! Allah’a şirk koşma! Şüphesiz ki şirk, en büyük zulümdür.” (31/Lokmân, 13)

Şüphesiz Allah’a şirk koşmak, küfre düşmek, teorik ve pratik putlara tapmak cahiliye toplumların en belirgin özelliğidir. Onlar Allah’ın iradesini bırakıp ideolojik iradelere, Allah’ın hükümranlığını bırakıp ideolojik hükümranlığa, Allah’ın rabbani yasa ve kanunlarına bırakıp batının yada insan uydurması ideolojik dinlerin yasalara göre hayat yaşamaları, akıllarını kullanmayan, bilgisiz ve cahil toplumlar olduklarını rabbimiz ifade etmiştir.

Bu cahiliye toplumları zaman, mekan, modern ve çağdaşlık adı altında Allah konusunda cahilye ve iftira atmaya sebebtir. Modern çağdayız yada çağdaş bir hayatın içindeyiz demek suretiyle Allah’a sınırlandırmaları getirilmiş, Allah’a haşa sus demek suretiyle hayatımıza karışma diyerek öyle bir cehaletin içerisinde yaşıyorlar ki, Allah’tan başka yapay tanrılara, İslam ilahi nizamdan başka ya da onunla beraber laiklik ve demokrasi gibi idolojik dinlere, Muhammed aleyhisselatu vesselam’ın rabbani ilke ve ınkılaplarına zıt, alternatif ve kendisiyle çatışan ideolojik ilke ve inkılapları bir arada idare eden cahiliye toplumları haline gelmiştir.

اَمِ اتَّخَذُوا مِنْ دُونِه۪ٓ اٰلِهَةًۜ قُلْ هَاتُوا بُرْهَانَكُمْۚ هٰذَا ذِكْرُ مَنْ مَعِيَ وَذِكْرُ مَنْ قَبْل۪يۜ بَلْ اَكْثَرُهُمْ لَا يَعْلَمُونَۙ الْحَقَّ فَهُمْ مُعْرِضُونَ 

Yoksa O’nu bırakıp da ilahlar mı edindiler? De ki: “Getirin (bakalım içinde hiçbir şüphe olmayan) kesin kanıtınızı! Bu, benimle olanların ve benden öncekilerin zikridir/ortak davetidir. (Bakın bakalım, yalnızca Allah’ı ilah edinmek dışında bir zikir/mesaj var mı?)” Bilakis, onların birçoğu hakkı bilmezler ve onlar yüz çevirmektelerdir. (21/Enbiyâ, 24)

Putperestlik Apaçık Bir Sapıklıktır;

Hiç şüphesiz ister ilkel dönemlerde ister modern dönemlerde olsun yeryüzünün müstekbir kafirleri Allah’a ve onun resullerine ihanet ederek Allah’tan başkalarına ibadet ettiler ve yeryüzünde zülme sebep oldular. Onlar kabir başlarında ya da türbelerde Allah’tan başkalarına ibadet, itaat, sığınma, korku, ümit, bel bağlama, tevekkül, yardım, fayda ve zararın olduğu düşüncesi ile Allah’a ait olan ibadet çeşitlerini Salih kul, Evliya ve Şeyh adı altında bid’atçi ve hurafacı kimselere vermek suretiyle küfre ve şirke düştüler.

Bu apaçık sapıklık öyle bir hal aldı ki, artık bu ölmüş ya da yaşayan kimseler gaybı bilen, fayda ve zarar veren, bağımsız şekilde tasarruf sahibi olan ve medet denildiğinde yardıma koşan şeklinde ilahi bir konuma ve rabbani bir makama oturma noktasında Allah’la beraber başkalarına ibadet eden Müşrikler oldular.

اِنَّ اللّٰهَ لَا يَغْفِرُ اَنْ يُشْرَكَ بِه۪ وَيَغْفِرُ مَا دُونَ ذٰلِكَ لِمَنْ يَشَٓاءُۜ وَمَنْ يُشْرِكْ بِاللّٰهِ فَقَدْ ضَلَّ ضَلَالًا بَع۪يدًا 

Şüphesiz ki Allah, kendisine şirk koşulmasını bağışlamaz. Bunun (şirkin) dışında kalanları dilediğine bağışlar. Kim de Allah’a şirk koşarsa (geri dönüşü zor) uzak bir sapıtmayla sapıtmış olur. (4/Nisâ, 116)

Dünyaya Çakılmak Putperestliktir;

Hiç şüphesiz modern cahiliye ilkel cahiliyenin izinden giderek aynı alçaklık üzere Allah’a eşler koşup ve Allah’tan başkasına ibadet ettiler. Kimi heykellere, kimisi ideolojik dinlere, kimisi eğlence, spor, vatan, ırk, toprak, kimisi batıl dinleri, batıl ideolojik, felsefi akımları, kimisi malı, mülkü, kadını ve kimisi şan, şöhret ve makamı tercih ederek onları tanrı edindi. Onlar bu saydıklarımıza ulaşabilmek adına hayatlarını, canlarını ve yaşamlarını adayarak bu zillete ulaşabilmek için Allah’ın öfkesine mustahak olmuşlardır.

Kimileri sanat tanrılarına ibadet ediyor, kimse moda, kimis kozmetik, kimisi politik tanrılar ve kimisi heykellere ibadet ederek insan onurunu öldürmüştür.

Putperestlik Alçaklıktır;

Yeryüzündeki modern ve ilkel putperestler tarihi boyunca onları alçaklığa, zillet ve murdarlığa götüren temel sebep onların akıllarını kullanmamaları ve kendi menfaatleri çıkarları doğrultusunda zilleti/alçaklığı kabul etmelerinden kaynaklanır.

وَلَقَدْ جِئْنَاهُمْ بِكِتَابٍ فَصَّلْنَاهُ عَلٰى عِلْمٍ هُدًى وَرَحْمَةً لِقَوْمٍ يُؤْمِنُونَ 

Andolsun ki onlara, ilim üzere detaylandırdığımız, iman eden bir topluluk için hidayet ve rahmet olan bir Kitap getirdik. (7/A’râf, 52)

Gürsel Gürbüz

Share this content:

Yorum gönder

You May Have Missed