×

Gavs Kimdir Ve Kime Denir?

Gavs Kimdir Ve Kime Denir?

İstiğase, iğase, ğiyase ve ğavs aynı kökten gelir ve manası icabet eden, cevap veren, yardımına koşan ve duasına cevap veren kimse manasına gelir.

El Muğis ve El Ğıyas Allah’ın isimlerindendir. Bu isimler yalnız Allaha aittir ve sadece Allah’ın güç getirebileceği bir konuda başkasına bu isimler verilemez! Aksi takdirde Allah’a şirk koşmuş olur.

İstiğase-Gavs (Yardıma Cağırmak) bu kelime bir problemin, sıkıntının ya da şiddetin bir an önce kaldırılmasını istemektir. Bu konuma göre caiz ve caiz olmayan yönleri vardır

Mubah, Haram ve Şirk Açısından İstiğase

1- Mubah Olan İstiğase

a)-İstiğase-Gavs/ Allahı yardıma çağırmak Allah’ın isim ve sıfatlarıyla istiğase yapılarak faydayı kul celb eder ve zararın kalkmasını ister. Çünkü bu Allah’a ait bir özelliktir. Dolayısıyla sadece Allah’ın güç yetirebileceği konularda tövbenin kabul edilmesi, günahların bağışlanması, hidayet’in talep edilmesi, yağmur’un yağmasının istenmesi, rızıkların istenilmesi, insanların güç yetiremeyeceği şiddet, sıkıntı, bela ve musibetlerin kalkmasının istenmesi gibi şeylerde yalnız Allaha istiğase yapılır.

Yâ Gavs nidası ve isimlendirmesi; Bir sığınma, yardım, dua talebi, hidayet isteme, ümit ve korku gibi ibadet çeşitlerini barındırır. Allahın ismi olduğu için kimse kendini bu isimle isimlendiremez.

وَمَنْ يَغْفِرُ الذُّنُوبَ اِلَّا اللّٰهُ

Zaten günahları Allah’tan başka kim bağışlayabilir ki? (Al-i İmran:135)

اِنَّكَ لَا تَهْدٖي مَنْ اَحْبَبْتَ وَلٰكِنَّ اللّٰهَ يَهْدٖي مَنْ يَشَٓاءُۚ وَهُوَ اَعْلَمُ بِالْمُهْتَدٖينَ

Kuşkusuz sen istediğini hidayete erdiremezsin. Ama Allah dilediğini hidayete erdirir ve hidayete erecek olanları en iyi O bilir.

(Kasas: 56)

وَلَا تَدْعُ مِنْ دُونِ اللّٰهِ مَا لَا يَنْفَعُكَ وَلَا يَضُرُّكَۚ

Allah’ı bırakıp sana yararı da zararı da olmayan varlıklara tapma (Yunus:106)

b- Gaibte olmayan bir insanın başka birinden yapabileceği ve gücü yetirebileceği herhangi bir şeyde bir yardımda bulunmasını istemek caizdir.

Örnek; Borç istemek, eşyasını taşımak ve bir insana adres göstermek gibi konularda bir mahlukun yapabileceği şeylerin yapması caizdir.

فَاسْتَغَاثَهُ الَّذٖى مِنْ شٖيعَتِهٖ عَلَى الَّذٖى مِنْ عَدُوِّهٖۙ فَوَكَزَهُ مُوسٰى فَقَضٰى عَلَيْهِۘ

Kendi halkından olan kişi, düşman taraftan olana karşı ondan فَاسْتَغَاثَهُ  yardım istedi. (Kasas: 15)

Görüldüğü gibi yukarıdaki ayette istiğase yada gavs yardım isteme durumu ancak bu şekilde caiz olabilir.

2- Şirk Olan İstiğase

Dediğimiz gibi ‘’Gavs” bu isim yalnız Allah’a ait bir sıfat ve özelliktir. Kimse bu ismi salih kul yada Allah dostu konumunda olan bir insana verirse Allah’a ait olan bir özelliği bu kiselere vermiş olur.

Örneğin bu kimseler ister gaibte olsun ister gaipte olmasın, sadece Allah’ın güç yetirebileceği konularda Gavs ismi verilen bu kimselerden dua talebinde bulunmak, yardıma çağırmak, hidayet istemek, tövbe istemek, medet/yardıma çağırmak yeryüzünde ve gökyüzünde tasarruf sahibi olduğunu söylemek şirke düşmek demektir.

Bunun büyük şirk olmasının illeti bu kimselerin mutlak olarak güç yetirebileceğine ve onların da bağımsız olarak yardıma çağırıldığında yardıma gelen, fayda ve zarar veren konumunda olan kimseler olduğuna itikat/inanmak şirktir.

3-Haram Olan Küçük Şirk

Allah’tan başkasına Gavs, Medet yada Istiğase yaparken sadece bu insanların suyu yüzü hürmetine, o kimselerin makamının hürmetine sadece Allah’tan isteyerek faydanın celp edilmesine zararın uzaklaştırılmasını istemek küçük şirktir.

Bu kimseler Gavs/Istiğase yaparken onların mutlak anlamda bağımsız olarak her şey güç yetirilebileceğini inanmayan kimselerdir.  Onlar Allah’ın izniyle ve yardımıyla bunları yapabileceklerine itikat etmelri küçük şirke sebep olmuştur.  Ama ne zaman ki bunlar da Allah’tan bağımsız yeryüzünde ve gökyüzünde tasarruf sahibi olduğunu, onların da fayda verdiğine ve zararı def ettiğine itikat etmek büyük şirk kısmına girer.

Taberanin mücemül kebirinde tahric ettiği bir hadiste; Bir gün Rasulullah Efendimiz aleyhissalatu vesselam’in zamanında bir münafık müminlere eziyet ediyordu. Hz Ebubekir radiyallahu anh kalkınız Resulullah efendimiz aleyhissalatu vesselam’den istiğase (gavs/yardım dileyelim), dedi, Resulullah aleyhissalatu vesselam benimle istiğaze yapılmaz istiğaze ancak Allah iledir. buyurdu. (Heysemi, mecmau’z-zevaid)

İmam şevkâni bu konuda şöyle diyor; Rasulullah aleyhissalatu vesselam’in ilahi öğretilerinde öğrenilen; Allah’tan başkasının gücü yetmediği durumlarda mahluktan yardım dilenmez, fakat mahlukun gücünün yeteceği durumlarda bir sakınca yoktur. Mesela bir mahluk diğer birinden bir taşı taşımak için yardım istemesi gibi veya yırtıcı bir hayvanı def etmesini istemesi gibi.

Dolayısıyla İslam alimleri bir insanın gücünün üstünde olan konularda Allah’tan başka kimselerin şeyh, evliya yada alim adı altında bu kimseleri yardıma çağırmak, sığınmak ve dua talebinde bulunmak Allah’a şirk koşmak demektir.

Ebu Abdullah El halimi dediki; El Ğiyas Müğistir. Çoğunlukla Giyasul Muğisin denilir. Manası; Dua edince şiddet anında kullarına yetişen, onlara icabet eden ve onları kurtarandır. Sahihaynde Buhari ve Müslimde istiska (yağmur talebi) babında Allahumme Eğisna geçer.

اِذْ تَسْتَغٖيثُونَ رَبَّكُمْ فَاسْتَجَابَ لَكُمْ اَنّٖي مُمِدُّكُمْ بِاَلْفٍ مِنَ الْمَلٰٓئِكَةِ مُرْدِفٖينَ

Rabbinizden تَسْتَغٖيثُونَ  yardım dilediğiniz zamanı hatırlayın. Hemen size, “Meleklerden peşi peşine gelen binlik kuvvetlerle ben size yardım edeceğim” diye cevap verdi. (Enfal:9)

تَسْتَغٖيثُونَ Bu ayet  “GAVS” kelimesinin kökünden türemiştir. Bu konuyla ilgili Ebu Yezid El bistami;  Mahlukun mahluktan yardım istemesi, boğulanın boğulandan yardım istemesi gibidir.

Konuyu toparlayacak olursak “GAVS” Allahın isim ve sıfatlarındandır ve hiç kimse bu ilahi özelliğe ortak olamaz. Çünkü sadece yardım eden o, dualara icabet eden o,  şefaati veren o, kullarına rızık veren o, faydayı veren ve zararı def eden odur. Hiç kimse bu konuda Allah’tan başkasına sığınamaz. Çünkü bu ilahi bir sıfat ve başkasına verilmesi şirke sebep olan bir zulümdür.

Gürsel Gürbüz

www.gurselgurbuz.com

Share this content:

Yorum gönder

You May Have Missed