×

Ehli Sünnet Ve-l Cemaat Kimdir?

Ehli Sünnet Ve-l Cemaat Kimdir?

Sözlük’te sünnet kelimesi s-n-n kökünden türeyen bu kelime açıklamak ve anlatmak gibi manalara gelir.

Sünnet Terim Olarak; Yol ve gidişat anlamındadır. İster iyi bir yol olsun yada ister kötü bir yol olsun buna sünnet denilir. 

Rasulullah aleyhisselatu vesselam’ın yolu ve izinde gitmek sünnet olarak tanımlanır ve Allah’ın onayladığı bir gidişattır.

Yine bununla beraber insan uydurması beşeri ideolojiler ve onun liderleri olan Karl Max, Lenin ve Stalin gibi kimselerin yolu yada gidişat itibariyle beşeri batıl üzere olan sünnetlerdir.

Cemaat Sözlükte; Cem kelimesinden almıştır. Cem ise birbirinden ayrılmış ve parçalanmış olan şeylerin bir birine yaklaştırılması, eklenilmesi ve birleştirmesi manasındadır. Câmi kelimesi mescitler için kullanılır. Buradaki manası toplanılan yerler demektir. 

Cemaat, hizipleşme, gruplaşma ve bölünmenin aksine toplanma, birleşme ve tekgüç manasındadır. Cemaat hedefi, akideleri, düşünceleri ve yaşamları aynı gaye etrafında toplanmış kimselere denir.

Rabbimiz Kerim kitabında Rasulullah aleyhisselatu vesselam’ı referans göstererek kendisine itaat, uyma, ittiba ve örnek bir model olma gibi her alanda yasal ve meşru liderimiz olduğunu ayetleriyle yasalaştırmış ve kendisine sadece tabi olmayı emretmektedir. Dolayısıyla Muhammed aleyhissalatu vesselam Allah tarafından tüm insanlar için onaylı bir liderdir. Onun yolundan, onun izinden gitmek, onun gösterdiği hedefte olmak onun sünnetine tabi olmayı gerektirir. İşte bu hak olarak ifade edilen sünnettir. Resulullah aleyhissalatu vesselam’ın getirdiği ilke ve inkılaplara alternatif zıt ve ideolojik sünnetlere gelince bunları batıl, küfür ve şirk üzere gidilen yol yada sünnetlerdir. 

لتتبعن سنن من قبلكم شبرا بشبر وزراء بذراع 

Sizden öncekilerin sünnetlerine Yollarına karış karış ve Arşın arşın uyacaksınız. (Buhari ve Müslim)

Bu hadis akidevi, ahlaki, siyasi, sosyal ve bir hayat programı olarak Muhammed aleyhissalatu vesselam’in sünnetinden ayrılmak suretiyle batıl sünnetlerin yolunda ehli kitaba tabi olmayı ifade eder.

“Kim islamda iyi bir çığır açarsa açtığı çığrın ecri ve kendisinden sonra, onunla (o çığırla) amel edenlerin ecirleri, sevaplarından hiçbir şey eksilmeden ona aittir. Kim de islamda (müslümanlar içinde) kötü bir çığır açarsa, açtığı çığrın günahı ve kendisinden sonra onunla amel edenlerin günahları, günahlarından birşey eksilmeden ona aittir.” (Müslim)

Sünnet akide, limde, irfanda, amelde, cihatta, mücadelede ve ahlaki tutum ve davranışları da Rasulullaha tabi olmayı gerektirir. Sünnetin zıttına gelince bunlar bid’atlerdir.

Sünnetin zıttına olan tüm beşeri ideolojik sünnetler bid’at hükmünü alır. Bu bid’atler duruma göre mekruh, haram ve küfür hükmünü alır.

فانه من يعشى منكم بعدي فسرى اختلافا كثيرا فعليكم بسنتي وسنة الخلفاء المهديين الراشدين

Muhakkak ki benden sonra yaşayanlarınız pekçok ihtilaf görecektir. Bu sebeple size benim sünnetime ve doğru yolda hidayet üzere bulunan halifelerin sünnetine sarılmanızı tavsiye ederim. (Abu Davut)

Müminlerin hayatlarını programlandıracak, yaşamlarını şekillendirecek, Allah’ın rızasına ve onun cennetine götürecek yolun Resulullah aleyhissalatu vesselam’ın sünneti olduğu bir hakikattir. Bugün batıl yada küfür sünnetlerin boyundurluğunda beşeri ideolojik dinlerin yol göstericiliğinde akidelerini bulandırmış, yaşamlarını kötülemiş, küfrün ve şirkin karanlığına gömülmüş olanlar, Allah’a isyan etmelerinin bedeli olarak ahirette elem verici bir azap ile cezalandırılacaklardır.

Cemaat Nedir?

Cemaat Sözlükte; Cem kelimesinden almıştır. Cem ise birbirinden ayrılmış ve parçalanmış olan şeylerin bir birine yaklaştırılması, eklenilmesi ve birleştirmesi manasındadır. Câmi kelimesi mescitler için kullanılır. Buradaki manası toplanılan yerler demektir. 

Cemaat, hizipleşme, gruplaşma ve bölünmenin aksine toplanma, birleşme ve tekgüç manasındadır. Cemaat hedefi, akideleri, düşünceleri ve yaşamları aynı gaye etrafında toplanmış kimselere denir.

Cemaat, Rasulullah aleyhisselatu vesselam’in tohumlarını ektiği sahabe, tabiin ve kıyamet gününe kadar onlara samimiyetle ihlasla en güzel şekilde eylem ve söylemleri ile tabi olan kimselere verilen isimdir.

Allah, kerim kitabında cemaat olmayı emretmiş, Müslümanların dayanışma, yardımlaşma, aynı neden için bir araya gelmeyi, iyiliği emretmeği ve kötülüğü nehyetmek gibi görevleri yerine getirmek suretiyle ihtilaftan, fitneden ve çatışmalardan uzak durmak sureiyle duvarın tuğlaları gibi birbirlerine kenetlenmeyi emretmiştir.

وَاعْتَصِمُوا بِحَبْلِ اللّٰهِ جَم۪يعًا وَلَا تَفَرَّقُواۖ وَاذْكُرُوا نِعْمَتَ اللّٰهِ عَلَيْكُمْ اِذْ كُنْتُمْ اَعْدَٓاءً فَاَلَّفَ بَيْنَ قُلُوبِكُمْ فَاَصْبَحْتُمْ بِنِعْمَتِه۪ٓ اِخْوَانًاۚ وَكُنْتُمْ عَلٰى شَفَا حُفْرَةٍ مِنَ النَّارِ فَاَنْقَذَكُمْ مِنْهَاۜ كَذٰلِكَ يُبَيِّنُ اللّٰهُ لَكُمْ اٰيَاتِه۪ لَعَلَّكُمْ تَهْتَدُونَ 

Allah’ın ipine hep beraber/topluca tutunun ve ayrılığa düşmeyin. Allah’ın üzerinizdeki nimetini hatırlayın! Bir zamanlar düşmandınız da Allah kalplerinizi birbirine ısındırmıştı. O’nun bu nimeti sayesinde kardeşler olmuştunuz. Siz ateş çukurunun kenarındaydınız da sizi ondan kurtarmıştı. Hidayete eresiniz diye Allah ayetlerini sizin için açıklamaktadır. (Alim imran:103)

وَلَا تَكُونُوا كَالَّذ۪ينَ تَفَرَّقُوا وَاخْتَلَفُوا مِنْ بَعْدِ مَا جَٓاءَهُمُ الْبَيِّنَاتُۜ وَاُو۬لٰٓئِكَ لَهُمْ عَذَابٌ عَظ۪يمٌۙ 

 Kendilerine apaçık deliller geldikten sonra ihtilaf edip ayrılığa düşenler gibi olmayın. Bunlar için büyük bir azap vardır. (Ali imran:103)

ان هذه الملة ستفترق على ثلاث وسبعينه ثنتان وسبعون في النار وواحدة في الجنه وهي الجماعة 

Şüphesiz ki bu Ümmet 73 fırkaya ayrılacaktır. Bunlardan 72’si cehennemde bir tanesi ise cennet olacaktır ki o da cemaattir. (Ebu Davud)

عليكم بالجماعة واياكم والفرقة فان الشيطان مع الواحد وهو من الاثنين ابعد ومن اراد بحبوحة الجنه فليلزم الجماعة 

Cemaate sarılın ayrılıktan sakının. Çünkü şeytan tek başına kalanla beraber iki kişiden uzaktır. Kim cennetin geniş yerini istiyorsa cemaatten ayrılmasın (Ahmed)

Abdullah ibni Mesud (r.anhu) şöyle demiştir; 

الجماعة ما وافق الحق وان كنت وحدك 

Cemaat hakka uymak da tek başına olsan bile. (Lalekai) 

Ehli sünnet ve-l cemaatin ıstılahda eş anlamlı isimleri vardır. Ehli Hadis, Ehli Eser, Taifetul Mansura, Fırka-i Naciye, Sünneti Hassa, Selefi Salihin gibi buna benzer isimlerle ile adlandırılırlar.

Ehli Sünnet Ve-l Cemaat; Rasulullah aleyhissalatu vesselam’ın ilahi sistemine uyan ashabı, tabiin ve ondan sonra gelen neslin yoludur. Bu yol akidevi, ahlaki, sosyal, siyasi, ekonomik bir yaşam ve bir hayat program olarak Allah’a kulluk ve ibadeti ihtiva eder. Bu yol bid’atlerden, hurafelerden, şirkten ve küfürden beri olan ve bunlara karşı taviz vermeden kullara kulluğu sonlandırıp Allah’a kul yapma noktasında ilahi kelimetullah sancaktarlığını yapan kimselerin yoludur.

Ehli Sünnetin Temel Özellikleri

1- Bu rabbani cemaatin ister itikat, ister ahkam, ister ahlak, ister sosyal, siyasi, ekonomik her alanda ifrat ve tefrit arasında dengeli olan bir cemaattir.

2- Ehli sünnet ve-l cemaatin en önemli ölçüsü Kur’an ve sünnettir. Kayıtsız şartsız hayatını bu iki kaynakla görüntüler ve bu iki kaynağı ancak selef’in anladığı şekilde anlamaya çalışır. 

3- Ehli sünnet istisnasız tüm sahabeleri sever, onları bağrına basar ve Rasulullah aleyhisselatu vesselam’in davranışını, eylemlerini, söylemlerini ve onun yaşam programını kendisi için ölçü görür.

4- Ehli sünnet menhec/metodunun tamamı ile Rasulullah’ın övdüğü ilk üç nesilden alır. Bunlar Sahabe, tabiin ve etbau tabiindir.

5- Bu cemaat aynı zamanda her türlü akli cıkarımlarımlardan önce Kur’an’a ve sünnete sarılır ve nakli akıl ile açıklar.

6- Bu cemaat aynı zamanda bir hükmü genelleştirmeyerek nasların arasını bulur. Müteşabih olanları muhkem, mücmeli mübeyyin ve mutlakı mukayyedin ışığında anlamaya çalışır ve asla zanna tabii olmaz.

7- Ehli Sünnet korku ile ümit arasında yaşar. Mü’minlere karşı sevgi, şefkat, merhametli iken, kâfirlere karşı şiddetli, öfkeli ve sert olmakla beraber dinde asla taviz vermezler.

8- Bu cemaat akide/tevhidi dosdoğru anlar ve yaşar. İnsanları sabırla hakka davet eder. Kaynaşmaya ve birleşmeye önem verir, ihtilaf ve her türlü fitneden uzak durur. 

9- Bu cemaat haksız tekfir, fasıklık ve bid’atcilkiten en uzak olan cemaattir.

10- Bu cemaat Vela ve Bera akidesinin gereği olarak Allah için kâfirlerden nefret eder, onlara düşmanlık ve müminlere karşı sevgi ve merhamet besler.

11- Ehli sünnet yeryüzünde insanlar arasında ahlakı en güzel olan, nefislerini ıslah eden, ufku geniş olan, Allah’ın dinine yardım eden ve insanları şirk ve küfürden kurtarma noktasında rol oynayan kimselerdir.

12- Bu cemaat, sapık fıkralardan ayrı peygamberin kendilerine fırka-i naciye diye tanımladığı kurtulan cemaattir.

13- Ehli sünnet aynı şekilde bid’atci olan harici, cehmi, kaderi, mu’tezile, murcie ve rafiziler gibi heva ve bid’at ehli olanların yolundan ayrılmış, Allah’ın kendilerine rahmet ettiği ve hidayet bulduğu cemaatin ismidir.

Gürsel Gürbüz

www.gurselgurbuz.com

Share this content:

Yorum gönder

You May Have Missed