Deccal’in Çıkışı

ﺩﺟّﺎﻝ- Deccal “yalan söylemek, örtmek, sahtekar, boyanmak ve yaldızlamak gibi manalara gelir. Deccal tek gözlü ve yalancı mesih olarak isimlendirilmekle beraber, Deccal her ne kadar Kur’an’da geçmese de ona Mesihu’d Deccal yada Mesihu’d Delale isimle çağrılmıştır. 

İslam ıstılahında büyük kıyamet alameti olan Deccal ahir zamanda çıkıp göstereceği olağanüstü olayları yapmak suretiyle tüm insanları küfre, şirke ve delalete sürükleyen kimsedir.

İnsanlık tarihi boyunca görülmemiş en büyük ve en tehlikeli fitne Deccal’ın ortaya çıkması, insanları saptırması ve onları Allah’tan başkasına ibadet etmeye davet etmesidir. 

Deccale bu isimlerin verilmesinin sebebi bir gözü silindiği veya 40 gün yeryüzünü silip ve düzleyeceği için ona bu ad verilmiştir. (İbnü Esir)

Resulullah Aleyhisselam; İsa Aleyhisselam için Mesih ismini kullanmıştır. Bunun temel sebebi elini hastalarının üzerinde gezdirdiği zaman Allah’ın izniyle onları iyileştirirdi.

Deccal’e bu ismin verilmesinin sebebi batıl ile hakkı örtmesinden ya da yalan söyleyip hakkı kamufle eden, inkarını insanlardan gizlemesinden dolayıdır.

Deccal Yahudi Milletindendir;

Rasulullah Aleyhisselam şöyle buyurdu:

“Deccal, Yahudi’dir, onun çocuğu olmaz! Allah, ona Mekke ve Medine’yi haram kılmıştır! (Müslim 2927/90)

“Deccal, kâfirdir! O kısırdır, çocuğu olmaz! O Medine ve Mekke’ye giremez!”

(Müslim 2927/91)

“Deccal’e İsfahan Yahudilerinden yetmiş bin kişi tabi olacaktır! Onların başlarında ve omuzlarında miğfer vardır.” (Müslim 2944/124)

Deccal’in Çıkış Yeri;

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:

“Deccal, doğuda Horasan denilen bir bölgeden çıkar. Yüzleri deri üzerine deri kaplanmış kalkanlar gibi olan bir kavim ona tabi olurlar!”  (İbni Mace 4072)

Yüzlerinin deri üzerine deri kaplı kalkan gibi olması, Tatarların vasfıdır. Deccal’in çıkma sebebine gelince, mü’minlerin annesi Hafsa radiyallahu anha şöyle nakletmektedir.

Rasulullah Aleyhisselam şöyle buyurdu:

“Deccal ancak kendisini kızdıran bir şey sebebiyle çıkar. Deccal’i insanlar üzerine gönderecek ilk sebep, onu gazaba getirecek bir kızgınlıktır.” (Müslim 2932/98, 99)

Deccali ne kızdıra bilirki? Biz her ne kadar tam bilmezsekte şu bir hakikat ki islamın kazanması ve düşamana karşi galip gelmesi onu kızdıracak ve islama savaş ve müslümanları saptırma ve öldürme yolunu tercih ederek çıkmasına sebep olabilir.

Deccal’in En Belirgin Vasıfları;

Deccal, Yahudi’dir!

Deccal, Kâfirdir!

Deccal, Kısırdır!

Deccal, İnsanı Öldürüp Diriltir!

Deccal, Çok Kuvvetlidir!

Deccal, Cüsse Bakımından İnsanların En Büyüğüdür!

Deccal, Çok Hızlıdır!

Deccal, Kalın Boyunludur!

Deccal’in Alnı Açıktır!

Deccal, Kırmızı Yüzlüdür!

Deccal, İri Yarı Biridir!

Deccal, Kısa Boyludur!

Deccal’in Bacakarının Arası Açıktır!

Deccal, Sevimsizdir!

Deccal, Gençtir!

Deccal, Çukur ve Tümsek Olmayan Bir Halde Silme Düzdür!

Deccal’in Saçı Oldukça Kıvırcıktır!

Deccal’in İki Gözü Arasında Kâfir Yazılıdır!

Deccal’in Gözü Cam Gibi Yeşildir!

Deccal’in Sağ Gözü Kör veya Şaşıdır!

Deccal’in Sol Gözü Sönük veya İçi Çıkartılmış Üzüm Tanesi Gibidir!

Deccal’in Ayakları Dengesiz ve Çarpıktır!

Deccal’in Yanında Akar İki Nehir Vardır!

Deccal, Gökyüzüne Emrettiğinde Yağmur Yağar!

Deccal, Toprağa Emrettiğinde Sebze ve Meyve Çıkar!

Deccal, Toprağa Emrettiğinde Hazinelerini Çıkartır!

Deccal, Hayvanların Memelerindeki Sütünü Artırır!

Deccal, Sebzelerin ve Meyvelerin Bereketini Artırır!

Deccal’in Yanında Ekmekten ve Etten Dağlar Vardır!

Deccal’in Özellikleri;

Deccal bizim gibi bir insan olan ve onun özelliklerini Resulullah aleyhissalatu vessellemden öğrenerek, onun yeryüzünde büyük fitnelere ve büyük zulümlere sebep olacaktır.

Deccal’in bazı özellikleri; Onun erkek, genç, kızıl, kısa, çarpık bacaklı, kıvırcık saçlı, alnı açık, göğsü geniş ve sağ gözü kör biridir. Onun gözü belirgin ne de derindedir. Adeta büzüşmüş üzüm tanesi gibidir, onun sol gözünün üstünde ise bir et beni vardır. Onun gözlerinin arasında k-f-r harfleri birbirine bitiştirilmeden veya kafir şeklinde bitiştirilerek yazılmıştır. Okur yazar ya da okuma bilmeyen her Müslüman bu yazıyı okur. Yine bununla beraber onun diğer bir özelliği onun kısır olması ve bu yüzden çocuğu da yoktur.

Resulullah Aleyhisselam bir rüyasında İsa Aleyhisselam’ı ve deccali görmüş deccali şu şekilde tarif etmiştir; O yapılı, kızıl, kıvırcık saçlı ve bir gözü kör olan bir adamdır. Onun gözü sönmüş üzüm tanesi gibidir. Ashab-ı kiramı şöyle dedi; Bu Deccal en fazla Huzaa kabilesinden biri olan İbni Katan’a benziyor. (Buhari)

Şüphesiz Allah’ın tek gözü kör değildir. Ancak Mesih Deccal’in sağ gözü kör gözü patlak bir üzüm tanesi gibidir. (Buhari)

Enes ibni Malik’ten nakledildiğine göre Rasulullah aleyhisselatu vessellem şöyle buyurmuştur; Deccal’in alnının ortasında kafir yazar. (Buhari) 

Bir diğer rivayette ise k-f-r şeklinde heceledi ve her Müslümanın onu okuyacağına haber vermiştir. (Müslim)

Resulullah’ın Kavimleri Deccal Fitnesine Karşı Uyarması; 

İstinasız tüm peygamberler Deccal’ın fitnesi ve onun her türlü kötülüklerine karşı uyarmıştır. Nitekim Rasulullah Aleyhisselam bir hadislerinde; Gönderilen bütün peygamberler kavimlerini tek gözlü deccale karşı uyarmıştır. Dikkat edin! O tek gözlüdür. Rabbiniz ise tek gözlü değildir, onun iki gözü arasında kafir yazar. (Buhari)

Temim Ed-Dari’nin İlginç Hikayesi;

Resulullah Aleyhisselam Medine’de namaz için Ashabı toplar ve Mesih Deccal ile ilgili, O günlerde Hristiyan olan Temim Ed-Dari Resulullah’a iman etmiş ve biat etmişti. Kendisi şöyle anlatır; Lahm ve Cüzzan kabilelerinden 30 kişi ile birlikte bir gemiye binmiş ve dalgalar en sonunda bizi bir adaya yanaştırdı. Derken karşılarına çok saçlı kıllı bir yaratık çıkmış kılın çokluğundan önü ile arkasını birbirinden ayırt edemedik, ona sen kimsin? diye sorduk, O da ben Cessase’yim cevabını vermiş, Cessase nedir? diye sorduklarında o kıllı adam manastırdaki şu adama gidin demiş. Bu grup manastıra girdiklerinde onlar burada hilkat itibariyle gördüklerimizin en büyüğü ve en şiddetli şekilde bağlanmış bir insan vardı. Ona zavallı adam sen kimsin? diye sorduk, O siz benim haberimi almışsınızdır. Şimdi siz bana haber verin diye soru ile karşılık verdi, onlara birçok soru sorduktan sonra bana ümmilerin peygamberinden haber verin ne yaptı? diye sordu, oradakiler Mekke’den çıktı Yesribe yerleşti dediler. Araplarla onlar savaştılar mı? diye sordu. Biz de, Evet cevabını verdik. Bunun üzerine onlarla ne yaptı? diye sordu. Kendisini takip eden Araplara galip geldiğini ve Arapların ona itaat ettiğini haber verdik. O bu oldu mu? diye sordu. Ona, Evet cevabını verdik. Bunun üzerine o şunları söyledi, dikkat edin ki, bu halleri ona itaat etmiş olmalarından daha hayırlıdır. Şimdi size kim olduğumu söyleyeyim. Ben gerçekten Mesih’im ve bana çıkmak için izin verilmesi yakındır. Çıkıp yeryüzünde sefer edeceğim Mekke ile Taybe başka 40 gece de inmediğim ve bırakmadığım belde bırakmayacağım, bunların ikisi bana haram kılınmıştır. Her ne zaman bunlardan birine girmek istesem elinde bir kılıç olduğu halde bir melek karşıma çıkacak benim bu şehre girmemi engelleyecektir. Bu iki şehrin bütün yollarında orayı koruyacak melekler vardır. Sonra Resulullah Aleyhisselam, gerçekten Temim’in sözünün Deccal ve Medine ile Mekke hakkındaki söylediklerime uygun düşmesi hoşuma gitti, iyi dinleyin o şu an Şam denizinde ya da Yemen denizindedir. Hayır doğu tarafından Evet o doğu tarafından, Evet o doğu tarafından zuhur edecektir. Ve eliyle doğu tarafını işaret etti. Doğu tarafı, gelen rivayetlere bakıldığında isfahan’da olacağı, özellikle oradaki deniz adasındaki manastırda olması muhtemeldir.

Deccal’in Rububiyet İddiası;

Deccal yeryüzünü gezerken kendisi rablik iddiasında bulunacak ve tüm insanları aldatarak kendisine kul olmaya davet edecektir. 

Halbuki Resulullah aleyhisselam’ın ifadesi ile, ‘’Şunu çok iyi biliniz ki, sizden biri ölene kadar Rabbini göremez. (Müslim)

Deccal’in özelliklerine baktığımızda ciddi kusurlar olduğunu göreceğiz. Onun gözünün kör ol olması ve bacaklarının çarpık olması onun rab’lık iddiasını batıl kılar. Eğer Deccal Rab olsaydı kendi kusurlarını giderirdi, bu onun bir insan ve aynı zamanda kibirli, fitneci ve tüm zamanların en büyük belasıdır.

Deccal Tüm Zamanların En Büyük Fitnesidir;

Deccal fitnesi Adem Aleyhisselamın yarattıldığı andan itibaren kıyametin kopmasına kadar ortaya çıkan en büyük fitnedir. Allahu Teala Deccal’a akıllara hayret bırakacak ve büyük olayları meydana getirmesine izin verecektir. Bu Allah’ın kulları için irade ettiği bir imtihandır.

Nitekim; Deccal’den daha büyük bir durum olmayacaktır. (Müslim)

Deccal’in Fitnelerinden Bazıları;

Deccal kendisinin Allah’tan başka ilah olduğunu iddia etmekle beraber Allahu Teala onu fitneye sebep olacak bir takım güç ve imkanlar verecektir. Bundan dolayı Deccal’in fitnesinin önünde ancak Allah’ın korudukları iman ve tevhid silahıyla kuşanmış kimseler ayakta kalacaklardır.

Deccal’a Verilen Olağanüstü İmkanlar;

1- Cennet ve cehennem; Hadislerde varit olduğu üzere onun cennet ve cehennemi andıran su dolu bir nehri ile ateş dolu bir nehri olacak. Aslında bu hakikatte insanların gördüğü gibi değildir. Gerçekte ateş gördükleri su, su gördükleri ise ateştir.

Resulullah aleyhisselatu vesselam bizi bu fitneden kurtaracak olan haberi vermiştir; Nitekim Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem cennetinin ve cehennemin bulunması Deccal’in fitnesinin bir parçasıdır. Onun cehennemi cennet, cenneti ise cehennemdir. Onun ateşiyle kim imtihan olursa Allah’tan yardım istesin ve kehf suresinin baş tarafını okusun. (İbni Mace)

2- Bir şehirden diğerine hızlı bir şekilde intikal etmesi; Deccal’in bir diğer fitnesi ise iki şehir arasındaki mesafeyi hayalin ulaşamayacağı şekilde hızla kat etmesi.

Sahabe, Rasulullah aleyhisselam’a Ey Allah’ın elçisi yeryüzünde O ne kadar hızlı olacak? diye sormuş. Bunun üzerine Rasulullah Aleyhisselam, arkasından rüzgar esen yağmur gibi onun ne kadar hızlı olacağı idrak edilemez. (Müslim)

3- Bir imtihan sebebiyle göğün ve yerin onun emrine uyması; Deccal göğe emreder ve bunun üzerine yağmur yağar, yeryüzüne emreder bunun üzerine bitki yeşerir, sürülere emreder ve bunun üzerine koyunlar onu takip eder, harabelere emreder ve bunun üzerine harabeler içlerine gömülmüş hazineleri çıkarır. İşte bunlar Deccal’ın fitnesinin yansımalarıdır.

Nitekim Resulullah aleyhisselatü vessellem; Bir kavmin yanına gelerek onları davet edecek, onlar da kendisine iman edecek ve çağrısına uyuyacaklardır. Gökyüzüne emredecek o yağmur yağdıracak, yere emredecek orada nebat bitirecektir. Akşam vakti deve sürüleri o kavmin yanlarına alabildiğince uzun hörgüçlü ve bol sütlü dolu olarak döneceklerdir. Sonra bir kavme gelerek onları da davet edecek, fakat onun sözünü reddedecekler. O da kendilerinden savuşup gidecektir. Bunlar kıtlık içinde sabahlayacaklar, ellerinde mallarından bir şey kalmayacaktır. Bir adam bir harabeye uğrayacak ona hazinelerin çıkar diyecek harabenin hazineleri arı kolonisi gibi hemen arkasına düşecektir. (Müslim)

Deccal’in Çıktığı Zamanda Müslümanların Durumu;

Deccal’ın çıkmasından önce Müslümanlar yeryüzünde güç egemen iktidar ve üstünlük olacaktır. Deccal’ın çıkışı ise Müslümanların iktidarını ve gücünü yok etmek için olacaktır. Bu dönemde Müslümanlar rumlarla barış anlaşması yapacak ve ortak düşmanlara karşı savaş gerçekleştirecektir. Ve bundan sonra Müslümanların haçlılar arasında savaş yine baş gösterecektir.

Nitekim Rasulullah Aleyhisselam; Siz rumlarla barış yapacaksınız, sonra onlarla birlikte sizin arkanızdaki bir düşmanla savaşacaksınız, onları mağlup edip ganimete konacak ve sağ salim geri döneceksiniz. Nihayet geniş düzlüklerin bulunduğu bir yere geleceksiniz, o sırada hristiyanlardan biri hacı kaldırıp hac kazandı diye bağıracak, Müslümanlardan biri buna kızıp hacı parçalayacak. İşte o vakit Rumlar anlaşmalarını bozacak ve savaşmak üzere askerlerini toplayacaklar. Başka bir rivayette Müslümanlar hemen silahlarına yönelecekler ama Rumlar onları öldürecek. İşte o gruba Allahu Teala şehidliği ikram etmiştir. (Elbani)

“Rumlar (Hristiyanlar) A’mak veya Dabık’a (Halep yakınlarında iki yer) gelene kadar, kıyamet kopmaz. Medine’nin en hayırlı insanlarından bir ordu, o gün Hristiyanlara karşı çıkacaktır. Müslüman ordusu, Hristiyanlara karşı harb nizamında saf saf olduğunda, Hristiyanlar Müslümanlara ‘Mallarımızı harab edenlerle savaşmak için bize yol açın.’ diyecekler, ancak Müslümanlar izin vermeyeceğinden savaş olacaktır.”

“Müslümanlar bu savaşta üç gruba ayrılır. Üçte biri, savaştan kaçar ve mürted olur ve Allah onların tövbelerini ebediyen kabul etmez. Üçte biri şehid olur, ki bunlar Allah katından şehidlerin en faziletlisidir. Diğer üçte biri de fethe devam ederler, netice de Konstantiniyye’yi alırlar.”

“Fetihten sonra, kılıçlarını zeytin ağaçlarına asmış bir halde ganimeti aralarında taksim ederken şeytan aniden nara atarak ‘Deccal, ehlinizi elde etmiş ve sizin yerinize geçmiştir.’ der. Şeytanın bu haberi yalan olduğu halde Müslüman askerler yola çıkarlar ve Şam’a gelirler.”

“Bu sırada Deccal çıkar. Savaşmak üzere hazırlık yapıldığı bir sırada, Meryem oğlu İsa (a.s.), gökten nuzul eder. Allah’ın düşmanı olan Deccal, İsa’yı görünce, tuzun suda erimesi gibi erir. Şayet İsa (a.s.), onu bırakmış olsaydı, o zaten kendi kendine helak olacaktı. Ancak Allah onu, İsa (a.s.)’nın eliyle öldürtür ve İsa, süngüsündeki Deccal’ın kanını Müslümanlara gösterir.” (Müslim)

Deccal Şeytanlardan Yardım İster;

Şeytanlar Deccal’a yardım edecek ve onun Rab olduğunu ispatlamak için yalan ve zulümle onu destekleyecekler. Nitekim Rasulullah aleyhisselatu vesselam şöyle buyurmuştur;

Deccalin sebep olacağı fitnelerden biri, bir bedeviye ne dersin! Senin ananı babanı diriltsem, benim senin Rabbin olduğuna inanır mısın? diye sorması. Onun da, Evet cevabını vermesi. Bunun üzerine iki şeytan onun anne babası suretinde belirlemesi ve o bedeviye yavrucuğum ona uy. Çünkü o senin Rabbin demesidir. (İbni 

Deccal Ne Zaman Çıkacak?

Her ne kadar Deccal’ın ne zaman çıkacağı tam belli olmasa da bununla ilgili ciddi karine/alametler hadislerde varid olmuştur. Deccal’in Müslümanlar İstanbul’u fethettikten sonra ortaya çıkacağı ile ilgili Hadis mevcuttur. 

Resulullah Aleyhisselam beytin (kabe) mamur olması Medine’nin harap olmasının nedenidir. Medine’nin harap olması ise büyük bir savaşın çıkmasının nedenidir. Büyük bir savaşın çıkması ise İstanbul’un fethi demektir. (Ahmet bin hanbel)

Ebu Said el-Hudri’de şöyle nakletmiştir; Bir tarafı karada bir tarafı denizde bir şehir duydunuz mu? diye sordu. Ashab evet, Ey Allah’ın elçisi şeklinde cevap verdi. Bunun üzerine Allah resulü sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu; 

Beni ishak’tan 70.000 kişi bu şehre hücum etmedikçe kıyamet kopmayacaktır. Onlar bu şehre geldikleri vakit bineklerinden inecekler, silahla çarpışmayacaklar, ok da atmayacaklar. Allah’tan başka ilah yoktur Allah her şeyden büyüktür diyecekler, hemen şehrin iki tarafından biri düşecektir. 

Hadisin devamında Rabia Sevr şöyle demiştir; Ben onun ancak şöyle dediğini biliyorum. Denizdeki taraf düşecek sonra ikinci defa Müslümanlar Allah’tan başka ilah yoktur. Allah her şeyden büyüktür diyecekler. Şehrin öteki tarafıta düşecektir, sonra 3 defa Allah’tan başka ilah yoktur Allah her şeyden büyüktür diyecekler ve kendilerine şehrin kapıları açılacaktır. Müslümanlar oraya girecek ve ganimet alacaklardır. Onlar ganimetleri taksim ederken birdenbire bir yaygaracı gelecek Deccal çıkmıştır diyecek. Onlar da her şeyi bırakıp geri döneceklerdir.

Deccal’ın Çıkmasından Önce Üç Zor Yıl Yaşanacak 

Deccal’ın çıkmasına 3 yıl önce aşırı kuraklık ve kıtlık yaşanacaktır. Gök yağmurunu kesecek, yerde bitkisini bitirmeyecektir. Resulullah Aleyhisselam şöyle ifade etmiştir; Deccal çıkmadan önce 3 zor yıl yaşanacak. Bu zamanda insanlar şiddetli açlık ile karşı karşıya kalacaklar, ilk yıl Allah gökyüzüne yağmurun üç’te birini kısmasını, yeryüzünde bitkilerinin üç’te birinin bitirmemesini emredecektir. Üçüncü yılda ise gökyüzüne yağmurun tamamını kesmesini, yeryüzüde hiç bitki bitirmemesini emredecekler. Artık yeryüzünde yeşillik namına hiçbir şey kalmayacak, sığır, koyun ve benzeri hayvanlardan ancak Allah’ın diledikleri hariç geriye kalanlar helak olacaktır. Sahabe Rasulullah’a sordu, o zaman insanlar ne ile yaşayacak? Diye sorulunca. Şöyle buyurmuştur;

Kelime-i tevhid,

Tekbir ve

Tahmid sözleri insanları için yemek yerine geçecek. (İbni Mace)

Deccal Nereden Çıkacak? 

Deccal isfahan yahudilerinden çıkacaktır. Onun yanında 70.000 Yahudi olacaktır. (Ahmed Bin hanbel) 

Deccal’in Müslümanlar içinde görünmesi ise Irak’la Şam arasında bir yerde olacaktır.

Nitekim Rasulullah Aleyhisselam; Deccal Şam ile Irak arasında bir bölgeden çıkacaktır. Sağı solu fesada verecektir. Ey Allah’ın kulları sebat gösterin!

Deccal’e tabi olanların çoğu islam cahili olanlardır. Bunlar kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla dini cehaletleri sebebiyle Deccal’e tabi olacaklardır.

Deccal’e Meydan Okuyan Müm’in Genç

Ebû Saîd el-Hudrî radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Deccâl ortaya çıkınca, mü’minlerden biri onun bulunduğu tarafa doğru gider. Deccâl’in silâhlı adamları onun önüne çıkarak:

– Nereye gitmek istiyorsun? diye sorarlar.

– Şu ortaya çıkan adamın yanına, der. Deccâl’in adamları:

– Sen bizim Rabbimize inanmıyor musun? diye sorarlar. O da:

– Bizim Rabbimizin gizli bir yanı yok ki onu bırakıp başkasına inanalım, der. Deccâlin bazı adamları:

– Öldürün şunu, derler. Bir kısmı ise:

– Tanrınız, haberi olmadan bir kimseyi öldürmeyi yasaklamadı mı! derler ve o mü’mini deccâlin yanına götürürler. O mü’min deccâli görünce diğer mü’minlere:

– Ey mü’minler! Bu adam Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in kendisinden bahsettiği deccâldir, diye seslenir. O zaman deccâl adamlarına:

– Bunu iyice bir dövün, der. Onu dövmek üzere tutarlar. Deccâl tekrar, “Yakalayın şunu, yarın kafasını”, der. Onun sırtını, karnını dayaktan geçirirler. Bu defa Deccâl, “Bana iman etmiyor musun?” diye sorar. O mü’min:

– Sen yalancı Mesîh’sin, der.

Deccâl’in emri üzerine onu testereyle baştan aşağı ikiye biçerler. Deccâl o zâtın ikiye bölünen cesedinin arasından yürüyüp geçtikten sonra ona: 

– Ayağa kalk! der. O da doğrulup kalkar. Deccâl tekrar:

– Bana iman ediyor musun? diye sorar.  O da:

– Senin hakkındaki kanaatim iyice pekişti, dedikten sonra halka dönerek, ‘Ey insanlar! O benden sonra artık kimseyi öldürüp diriltemez’, der. Deccâl onu kesmek için yakalar. Fakat Allah Teâlâ o mü’minin boynundan köprücük kemiğine kadar olan kısmı bakır haline dönüştürür; bu sebeple deccâl ona bir şey yapamaz. Bunun üzerine deccâl onun ellerinden ve ayaklarından tutup fırlatır. Halk onu cehenneme attığını zanneder. Halbuki o cennete atılmıştır.”

Resûlullah sözünü şöyle tamamladı:

“İşte bu mü’min, âlemlerin Rabbine göre insanların en büyük şehididir.” (Müslim)

Deccal Yeryüzünde Ne Kadar Kalacak?

Sahabe Rasulullah aleyhisselatu vesselam’e Deccal’ın yeryüzünde ne kadar kalacağını şu şekilde sormuşlar.

Ey Allah’ın elçisi o yeryüzünde ne kadar kalacak? Rasulullah Aleyhisselam onlara; O yeryüzünde kırk gün kalacak. Bu kırk günün biri bir yıl, biri bir ay, biri bir hafta ve diğer her biri sizin bildiğiniz gün gibi olacaktır. Sahabe, Biz Ey Allah’ın elçisi, bir yıl gibi sürede günde bir günlük namaz kılmamız yeterli mi?’ diye sorduk. Allah resulü şöyle buyurdu; Hayır o güne uygun olarak namazları takdir ediniz. (Müslim)

Meleklerin Mekke ve Medine’yi Deccal’dan Koruması

Deccal yeryüzünde her yeri gezecek dolaşacak ama bir tek Mekke ve Medine giremeyecektir. Bu iki bölge ona haramdır. Nitekim Resulullah Aleyhisselam hadislerinde; Medine’nin girişlerinde melekleri vardır. Ne taunun girmesine izin verirler ne de deccalin. (Buhari)

Medine’ye Deccal’ın yaydığı korku giremez. Deccal çıktığı zaman Medine’nin 7 kapısı olacak bu kapıların her birinde iki Melek bulunacaktır. (Buhari)

Münafıklar Medine’den Kaçışları

Deccal tüm dünyayı kasıp kavururken Mekke ve Medine giremeyecek. Bu yüzden Mekke ve Medine’de bulunan münafıklar Deccal’a tabi olmak için Medine dışına çıkacaktır. Nitekim Rasulullah aleyhisselatu vesselam Deccal Mekke ve Medine dışında ayak basmadık şehir bırakmayacak. Ancak Medine’nin bütün girişlerinde onu çepeçevre sarıp koruyacak olan melekler bulunacaktır. Sonra Medine’de üç deprem yaşanacak ve bu deprem yüzünden bütün kafir ve münafıklar bu yerden çıkıp yanına gidecektir. (Buhari)

Deccal’den Korunma Duası 

Resûl-i Ekrem Efendimiz bu hadiste, deccâli görenlerin, on sekizinci sûre olan Kehf sûresinin baş tarafından (fevâtih) on âyet okumalarını tavsiye buyurmaktadır. Resûl-i Ekrem “Kehf sûresinin baş tarafından on âyet ezberleyen kimse Deccâl’den korunur” buyurmuştur (Müslim, Müsâfirîn 257; Ebû Dâvûd, Melâhim 14). 

Gürsel Gürbüz