Cinler Gerçekten Var Mı Ve İnsanlara Zarar Verebilir Mi?

Gürsel Gürbüz

Hiç şüphesiz, Allah Teâlâ insanı yarattığı gibi cinleri de yaratmıştır. Akıl, vicdan ve tecrübe ile desteklenen bu hakikat, metafizik âlemin bir gerçeği olarak Kur’ân-ı Kerîm’de açıkça bildirilmiştir. Nitekim cinler de insanlar gibi ibadetle sorumlu tutulmuş, onlara da kulluk vazifesi yüklenmiştir.

Kur’an’dan Deliller;

a) Cinlerin Varlığı:

﴿ وَمَا خَلَقْتُ الْجِنَّ وَالْإِنسَ إِلَّا لِيَعْبُدُونِ ﴾

“Ben, cinleri ve insanları ancak bana ibadet etsinler diye yarattım.”

(Zâriyât, 51/56)

Açıklama:

Allah, cinleri de insanlar gibi yaratmıştır ve onlardan kulluk istemektedir.

﴿ قُلْ أُوحِيَ إِلَيَّ أَنَّهُ اسْتَمَعَ نَفَرٌ مِنَ الْجِنِّ ﴾

“De ki: Bana şu vahyolundu: Cinlerden bir topluluk (Kur’an’ı) dinledi…”(Cin Suresi, 72/1)

Açıklama:

Cinler Kur’an’ı dinlemiş ve ona inanmışlardır. Kur’an, onların varlığını kesin bir dille bildiriyor.

b) Cinlerin İnsana Zarar Verebilmesi:

﴿ الَّذِينَ يَأْكُلُونَ الرِّبَا لَا يَقُومُونَ إِلَّا كَمَا يَقُومُ الَّذِي يَتَخَبَّطُهُ الشَّيْطَانُ مِنَ الْمَسِّ ﴾

“Faiz yiyenler, ancak şeytanın çarptığı kimsenin kalkması gibi kalkarlar.” (Bakara, 2/275)

Açıklama:

Şeytan (cinlerden bir türdür) insanlara dokunur, onları çarpar, zarar verebilir.

2. Sünnetten Deliller

a) Cinlerin Varlığı:

قَالَ رَسُولُ اللهِ ﷺ: «خُلِقَتِ الْمَلَائِكَةُ مِنْ نُورٍ، وَخُلِقَ الْجَانُّ مِنْ مَارِجٍ مِنْ نَارٍ، وَخُلِقَ آدَمُ مِمَّا وُصِفَ لَكُمْ»

“Melekler nurdan, cinler dumansız ateşten, Âdem ise size anlatılandan (topraktan) yaratılmıştır.”(Müslim, Zühd, 2996)

Açıklama:

Cinler dumansız ateşten yaratılmıştır ve gerçek varlıklardır.

b) Cinlerin İnsana Zarar Verebilmesi:

قَالَ النَّبِيُّ ﷺ: «إِنَّ الشَّيْطَانَ يَجْرِي مِنَ الْإِنْسَانِ مَجْرَى الدَّمِ»

“Şeytan, insanın vücudunda kanın dolaştığı gibi dolaşır.” (Buhârî ve Müslim rivayet etti.)

Açıklama:

Cinler (şeytanlar), insana çok yakın etkiler yapabilir ve zarar verebilirler.

Tecrübeler; Nitekim cin musallatına uğramış nice vaıkada cinler ile konuşulmuş ve insan üzerinde etkisi görülmüştür. Dolayısıyla görmediğimiz şeylerin yok olduğunu söyleyemeyiz. (Örneğin: Hava, mikrop, radyo dalgası görünmez ama gerçektir.)

Aynı şekilde cinler de gözle görünmez ama varlıkları vahiy ile sabittir.

İnsanlardan farklı boyutlarda varlıkların olması mümkündür. İnsan, sınırlı bir algı kapasitesine sahiptir; her varlığı algılayamaz.

Bilimsel Yaklaşım:

Bilim, cinleri doğrudan ölçemez çünkü cinler fiziksel değil, metafizik varlıklardır.

Ancak bilimin kabul ettiği şey şudur: “Evren sadece görünen maddeyle sınırlı değildir.” “Görünmeyen enerji ve varlık katmanları vardır.” (örneğin: karanlık madde, karanlık enerji.)

Sonuç:

Bugünkü bilim bile “gözle görülmeyen, hissedilmeyen ama var olan” şeylerin bulunabileceğini kabul etmektedir.

Bu da cinlerin varlığını inkâr etmenin bilimsel bir zorunluluk olmadığını gösterir.

Vesvese (İç Fısıltı ve Şüphe Verme)

﴿ مِنْ شَرِّ الْوَسْوَاسِ الْخَنَّاسِ ﴾

“O sinsi vesvesecinin şerrinden.” (Nâs, 114/4)

Açıklama:

Cinler (özellikle şeytanlar) kalbe vesvese verir: şüphe, kötü düşünce, korku aşılarlar.

Bedenî Hastalık ve Ruhî Rahatsızlıklar

Kur’an’dan Delil:

“Faiz yiyenler, şeytanın çarptığı kimsenin kalktığı gibi kalkarlar.” (Bakara, 2/275)

Açıklama: