İslam’da Mazereti Olmayan Küfür Çeşitleri Nelerdir?
Küfür; kufr/kufrun kökünden türeyen Arapça bir kavram olarak; Örtmek, gizlemek, saklamak ve nankörlük etmek gibi manalara gelir. İnkâr kelimesi küfür kelimesiyle hemen hemen eş anlamlıdır. Manası; Reddetmek, hoş görmemek ve kabul etmemek anlamındadır. Dolayısıyla inkar edene Münkir yada Kafir adı verilir.
Rabbimiz kur’an-ı Kerim’de;
كَمَثَلِ غَيْثٍ اَعْجَبَ الْكُفَّارَ
(Bitirdiği) ekin çiftçilerin hoşuna giden yağmur gibi. (Hadid:20)
Allah bu ayetinde tohumu toprağın altına gömen yada saklayan Çiftçilere ”El Kuffar’’ ismini vermiştir. Hatta Araplar kültürel olarak kendi lisanslarında
”Kuffar ‘’ kelimesinin başka şeyler içinde kullanırlar. Mesela Onlar güneşi örttüğü için buluta, toprağın ölüyü örttüğü için kabre ve kılıcı gizlediği için kınına Kafir kavramını kullanmışlardır.
Bir fıkıh terimi olarak da küfr kelimsiyle aynı kökten gelen ‘’kefaret” günahlara karşılık olarak kullanılan bir kavramıdır. Mesela; oruç keffareti, yemin keffareti, hata ile bir mümin’i öldürmenin kefareti ve zihar kefareti gibi cezalarla kulun günahının affedilmesi için Allah’ın kullarına verdiği bir fırsattır.
Küfür kelimesi aynı zamanda nankörlük manasındadır. Nitekim Peygamberimizin hadislerinde ifade edildiği gibi kadınların kocalarına karşı yaptıkları nankörlükleri küfür (günahları) olarak nitelemiştir.
İslam Istılahında Küfür; Vahiy yoluyla gelen dinin ana esaslarını kalp, söz ve amelleri ile inkar ve şüphe içinde olup dinden yüz çevirerek imana karşı nankörlük yapan kimsedir.
Küfür bir şeyi inkar etmek ya da ona şüphe ile yaklaşmaktır. Bir kalbte imanla beraber küfür, tevhid ile beraber şirk ve hak ile beraber batılın olması imkansızdır. Ne akıl ne de ilahi ölçüler böyle karmaşık ve sentez bir inancı kabul eder.
Dolayısıyla olumsuz yönüyle küfür kalbi, söz ve ameller ile inkar, şüphe ve buna benzer küfür çeşitlerini ihtiva ederken, küfür olumlu anlamda küfrün, tağutların ve şirkin her türlüsünü red, inkar ve beri olmayı ifade eden ilahi kırmızı çizgilerdir.
Kişiyi İslam milletinden çıkaran ve ebedi cehenneme götüren başlıca küfür çeşitleri vardır. Kim ne olursa olsun bu konuda cehaleti mazeret olmayacak bir şekilde bu küfür çeşitlerinden sakınması imani bir gerekliliktir. Kim bunlardan bir tanesini hayatında gerçekleştirirse işte onun için dünyada gazap ahirette ebedi cehennem vardır.
Başlıca Küfür Çeşitleri;
1-Istihza/الاستهزاء
Küfrün bu çeşiti ister şaka, ister ciddi olsun, ister oyun yada ister eğlence olsun Allah, Kur’an, peygamber ya da dinin herhangi bir hüküm ile ilgili alay etmek, şakalaşmak ve oynamak küfre götüren ve ümmetin bu konuda icma ettiği bir küfür çeşitidir.
وَلَئِنْ سَاَلْتَهُمْ لَيَقُولُنَّ اِنَّمَا كُنَّا نَخُوضُ وَنَلْعَبُۜ قُلْ اَبِاللّٰهِ وَاٰيَاتِه۪ وَرَسُولِه۪ كُنْتُمْ تَسْتَهْزِؤُ۫نَ لَا تَعْتَذِرُوا قَدْ كَفَرْتُمْ بَعْدَ ا۪يمَانِكُمْۜ
Andolsun ki sözlerini onlara soracak olsan: “Lafa dalmış, eğleniyorduk.” diyeceklerdir. De ki: “Allah’ı, ayetlerini ve Resûl’ünü mü alaya alıyorsunuz?”
Özür dilemeyiniz! Muhakkak ki imanlarınızdan sonra kâfir oldunuz. (Tevbe 65-66)
2- İstihfaf/الاستخفاف
Bu küfür çeşiti dine dair tüm hükümleri hafife almak onu önemsememek ve ona karşı ciddiyetsiz olmayı ifade eder. Farz ibadetleri, Allahın emirlerini ve islam’ın esaslarını öğrenmeme konusunda hafife alma ve dine gereği gibi ihtimam göstermemeyi ifade eden bu küfür çeşiti ümmetin icmasıyla kişiyi kafir yapar.
3- İstinkar/استنكار
Bu küfür çeşiti islam’ın her hangi bir hükmünü inkar ve reddetmeyi ifade eder. Meleklerin varlığını inkar etmek, cehennemin olmadığını söylemek ve Allah’ın peygamber göndermediğini söylemek gibi buna benzer inkar söz konusu olduğunda ümmetin icmasıyla bu kimse kafir olur.
4-İstihkar/استحكار
Bu küfür çeşitine gelince bu daha çok islam’a, Kur’an’a, peygambere ya da herhangi bir şeye hakaret etmek ve onu aşağılamak amaçlı olan bir Küfür çeşitidir. Örneğin hakaret amaçlı Kur’an’ı yakmak ya da tuvalete atmak, İslam şeriatini ya da Peygamberimize hakaret etmek şekilde görülen bir küfür çeşitidir.
5- İstihlal/استحلال
Bu küfür Allah’ın haramlarını helal, yasaklarını serbest, islama alternatif ideolojileri benimseme ve Allah’ın zıttına olan bir şeye inandığını söyleyen kimsenin küfrüdür. Bu da ümmetini icmasıyla kişiyi kafir yapan bir küfür çeşitidir.
6- Yalanlama Küfrü/كفر تكذيب
Buradaki küfür daha çok bildiği ve inandığı halde bir gerçeği bilerek yalanlamasını ifade eder. Örneğin; İslamın gerçek bir din olduğunu bilmesine rağmen yalanlaması yada kur’anın Allah’ın kelamı olduğunu bilmesine rağmen bu gerçekleri yalanlamasıdır. Hiç şüphesiz bu küfürü çeşiti daha çok inadi, psikolojik ve menfaat gibi nedenler de ortaya çıkan bir küfür çeşitidir.
وَمَنْ اَظْلَمُ مِمَّنِ افْتَرٰى عَلَى اللّٰهِ كَذِبًا اَوْ كَذَّبَ بِالْحَقِّ لَمَّا جَٓاءَهُۜ اَلَيْسَ ف۪ي جَهَنَّمَ مَثْوًى لِلْكَافِر۪ينَ
Allah’a yalan uydurarak iftira eden veya hak kendisine geldiğinde onu yalanlayandan daha zalim kim olabilir? Kâfirler için cehennemde konaklayacak yer mi yok? (Ankebût, 68)
7- Kibirlenme Küfrü/كفر الاستكبار
İslama, Kur’an’a ya da ilahi şeriat’a karşı kibirlenmesi, gurura kapılması ve dini küçük görmesi sonucunda oluşan bir küfür çeşitidir.
وَاِذْ قُلْنَا لِلْمَلٰٓئِكَةِ اسْجُدُوا لِاٰدَمَ فَسَجَدُٓوا اِلَّٓا اِبْل۪يسَۜ اَبٰى وَاسْتَكْبَرَ وَكَانَ مِنَ الْكَافِر۪ينَ
Hani biz meleklere: “Âdem’e secde edin.” demiştik. İblis dışında hepsi secde ettiler. O diretti, büyüklendi ve kâfirlerden oldu. (Bakara, 34)
8- Şüphe Küfrü;/كفر الشك
Bu kimsenin kalbi kesin bir itminana ulaşmayıp tamamıyla Kur’an, peygamber ve islam konusunda şüphesi ve tereddütleri olan kimsenin küfrüdür. Örneğin; Kur’an Allah’ın kelamı mıdır yoksa değil midir? Muhammed (s.a.s) Allah’ın Peygamberi midir değil midir? Şeklinde görülen küfürü çeşitidir.
وَاِنَّا لَف۪ي شَكٍّ مِمَّا تَدْعُونَنَٓا اِلَيْهِ مُر۪يبٍ
Ve hiç şüphesiz, bizi davet ettiğiniz şey hakkında da huzursuzluk veren bir şüphe içerisindeyiz.” (İbrahîm, 9)
9- Yüz Çevirme Küfrü/ كفر اعراض
Bu kimse sosyal, ahlaki ve maddi çıkarlar gibi nedenlerden dolayı kişinin islam’dan yada kişiye Müslüman ismini verecek olan ilahi öğretilerden yüz çevirmesini ifade eden bir küfür çeşididir. Bu küfür üç şekilde görülür.
a) Kalbiyle Yüz Çevirme; Kişi iman esaslarını yada dinin asıllarını kalbinin gündemine getirmemiş, kalbinde islama dair hiç bir şey olmayan ve bu konuda gaflete düşmüş kimsenin durumudur.
b) Sözle Yüz Çevirme; Kişi konuşmalarında, zikrinde, sohbetlerinde yada sözlerinde islam’a, Allah’a, Kur’an’a dair hiçbir şey göremezsin aksine bu kimsenin sözlerinde küfür ve haram sözlerini görürsün.
c) Amellerle Yüz Çevirme; Kişi Allah’ın farzlarından ve emirlerinden yüz çevirmiş haram, küfür ve şirk amelleri ile küfre düşmüş kimsedir.
وَالَّذ۪ينَ كَفَرُوا عَمَّٓا اُنْذِرُوا مُعْرِضُونَ
Kâfirler, uyarıldıkları şeyden yüz çeviren kimselerdir. (Ahkâf: 3)
10- Nifak/Münafıklık Küfrü/ كفر نفاق
Bu küfür çeşiti daha çok İslam toplumunda olan kalbi ile inkar eden ya da şüphe eden ama eylem ve söylemleri ile müslümanlığını görüntüleyen kimsenin küfrüdür. Bu kimseler küfürlerini izhar etmedikleri için dünyada müslüman ahirette kafir olarak haşr edilirler.
وَمِنَ النَّاسِ مَنْ يَقُولُ اٰمَنَّا بِاللّٰهِ وَبِالْيَوْمِ الْاٰخِرِ وَمَا هُمْ بِمُؤْمِن۪ينَۢ
İnsanlardan öylesi vardır ki: “Allah’a ve Ahiret Günü’ne iman ettik.” derler. (Hakikatte) iman etmiş değillerdir. (Bakara, 8)
11- Taklit Küfrü/كفر التقليد
Bu küfür çeşiti daha çok ideolojik dinlerin liderlerini, önderlerini, politik tanrıları yada dini istismar eden şeyhler konumunda olan kimselere körü körüne tabi olmak suretiyle işlenilen küfür çeşididir.
يَوْمَ تُقَلَّبُ وُجُوهُهُمْ فِي النَّارِ يَقُولُونَ يَا لَيْتَنَٓا اَطَعْنَا اللّٰهَ وَاَطَعْنَا الرَّسُولَا
Yüzlerinin ateşte evrilip çevrileceği gün diyecekler ki: “Keşke Allah’a itaat etseydik. Keşke Resûl’e itaat etseydik.” (Ahzâb, 66)
وَقَالُوا رَبَّنَٓا اِنَّٓا اَطَعْنَا سَادَتَنَا وَكُبَرَٓاءَنَا فَاَضَلُّونَا السَّب۪يلَا
Diyecekler ki: “Rabbimiz! Bizler efendilerimize ve büyüklerimize itaat ettik. (Onlar da) bizi (doğru yoldan) saptırdılar.” (Ahzâb, 67)
رَبَّنَٓا اٰتِهِمْ ضِعْفَيْنِ مِنَ الْعَذَابِ وَالْعَنْهُمْ لَعْنًا كَب۪يرًا۟
“Rabbimiz! Onlara iki kat azap ver ve onlara büyük bir lanetle lanet et.” (Ahzâb, 68)
وَيَوْمَ يَعَضُّ الظَّالِمُ عَلٰى يَدَيْهِ يَقُولُ يَا لَيْتَن۪ي اتَّخَذْتُ مَعَ الرَّسُولِ سَب۪يلًا
O gün, zalim ellerini ısırır ve der ki: “Keşke Resûl ile beraber bir yol edinseymişim (ona tabi olsaymışım)!” (Furkân, 27)
يَا وَيْلَتٰى لَيْتَن۪ي لَمْ اَتَّخِذْ فُلَانًا خَل۪يلًا
“Eyvahlar olsun! Vay başıma gelene! Keşke falancayı dost edinmeseymişim.” (Furkân, 28)
لَقَدْ اَضَلَّن۪ي عَنِ الذِّكْرِ بَعْدَ اِذْ جَٓاءَن۪يۜ وَكَانَ الشَّيْطَانُ لِلْاِنْسَانِ خَذُولًا
“Andolsun ki o, zikir/Kur’ân bana geldikten sonra beni ondan saptırdı. Şeytan, (önce vaadlerde bulunan sonra da) insanı yardımsız yarı yolda bırakandır.” (Furkân, 29)
12- Sövme Küfrü/كفر السب
Bu küfür çeşiti hâşa Allah’a sövmek, Kur’an’a, peygambere ya da dine sövmek suretiyle yapılan bir küfür çeşitidir.
وَلَقَدْ قَالُوا كَلِمَةَ الْكُفْرِ وَكَفَرُوا بَعْدَ اِسْلَامِهِمْ
Andolsun ki küfür sözünü söylediler ve İslamlarından sonra kâfir oldular.(Tevbe, 74)
13- Buğz/Nefret Etme Küfrü/كفر البغض
Bu küfür çeşiti daha çok islam şeriatından, kur’an’dan, dinden ve Allah hükümlerinden hoşlanmamak ve nefret etmek suretiyle gerçekleşen bir küfürü çeşitidir.
ذٰلِكَ بِاَنَّهُمْ كَرِهُوا مَٓا اَنْزَلَ اللّٰهُ فَاَحْبَطَ اَعْمَالَهُمْ
Bu, onların Allah’ın indirdiklerini kerih görmeleri (hoşlanmamaları) sebebiyledir. (Allah) onların amellerini boşa çıkardı. (Muhammed, 9)
14- Küfrü Cehl/كفر جحل
Bu daha çok dinin asıllarınde ve islam şeriatının esaslarında düşülen cehalettir. Bu hüküm darul harp ve darul islam gibi bölgelerde farklılık gösterir. Darul harpte yaşayan kimse dinin asıllarında cehaleti mazeret değil iken islam şeriat konusunda mazaretlidir. Darul islam’da yaşayan kimse hem dinin asıllarında ve hemde islam şeriatınde düşülen cehaleti mazeret olmayan bir küfrüdür.
قُلْ اَفَغَيْرَ اللّٰهِ تَأْمُرُٓونّ۪ٓي اَعْبُدُ اَيُّهَا الْجَاهِلُونَ
De ki: “Ey cahiller! Bana, Allah’tan başkasına ibadet etmemi mi emrediyorsunuz?” (Zümer, 64)
15- Atalar Küfrü/كفر اباؤ
Bu Küfür çeşiti taassup ile körüne körüne atalardan kalma din, değer yargıları, ideoloji, kültür ve yaşam programlarına tabi olma ve islamı bir ölçü olarak görmeme şeklinde görülen bir küfür çeşitidir.
وَاِذَا ق۪يلَ لَهُمُ اتَّبِعُوا مَٓا اَنْزَلَ اللّٰهُ قَالُوا بَلْ نَتَّبِعُ مَٓا اَلْفَيْنَا عَلَيْهِ اٰبَٓاءَنَاۜ اَوَلَوْ كَانَ اٰبَٓاؤُ۬هُمْ لَا يَعْقِلُونَ شَيْـًٔا وَلَا يَهْتَدُونَ
Onlara: “Allah’ın indirdiğine uyun.” denildiği zaman: “(Hayır,) bilakis biz, babalarımızı üzerine bulduğumuz (ve alıştığımız âdetlerimize) uyarız.” derler. Babaları hiçbir şey akletmemiş ve doğru yolu bulamamış olsalar bile mi (onların yoluna uyacaklar)? (Bakara, 170)
Bu saydığımız küfür çeşitleri ister kalbi, ister sözleri ile ve ister amelleriyle gerçekleşsin bunlar mutlak anlamda kişiyi islam miletilen çıkaran küfür çeşitleridir. İşte bu ehli sünnetin ortaya koyduğu ümmetin kendisi ile icma ettiği küfür çeşitleridir. Hemen şunu ifade edelim ki bugün kendilerine ehli sünnet diyen ama aslında Murcie mezhebine bağlı olanlar maalesef küfrü sadece ”inkar’’ olarak tanımlıyor bu ehli sünnetin görüşü değildir. Bugün küfür sözlerini ve küfür fiillerini görmezden gelerek bu kimselere müslüman isimlerini vermeleri islamın nasslarında muhalefete düşmek demektir.
Gürsel Gürbüz
Share this content:
Yorum gönder