Kurban İle İlgili Sıkça Sorulan Sorular.
Kurban yada Arapçası Udhiye: Maddi ve manevi yönden belli vakitlerde ve belli şartların yerine getirilmesi ile Allah’a ulaşmak, sevdiğini adamak ve ona yakın olmayı ifade eden bir ibadettir.
Kurban da zekat gibi Medine’de hicret’in ikinci yılında emredilmiştir. Bu hüküm Kur’an, sünnet ve icma ile sabit olan bir ibadettir. Nitekim Rabbimiz
فَصَلِّ لِرَبِّكَ وَانْحَرْۜ
Kevser süresinde (Buna şükür olarak) Rabbin için namaz kıl ve kurban kes
Hanefi mezhebi ve bazı alimlerin görüşüne göre bu ayetteki ”Namaz” bayram namazı ‘’Kesmekten” kasıt ise kurban bayramı günlerinde kesilen kurbanlardır.
Kurban yalnız Allah için salih ve samimi bir niyetle kesilir. Allah adına onun ismi anılmadan kesilen hayvanlara gelince onlar haramdır. Hayvan kesme işini riya, gösteriş ve et depolama niyetiyle yapanlara gelince bunlar bu ibadette nasiplerini yitirmiş kimseler olurlar. Nitekim Rabbimiz
لَنْ يَنَالَ اللّٰهَ لُحُومُهَا وَلَا دِمَٓاؤُ۬هَا وَلٰكِنْ يَنَالُهُ التَّقْوٰى مِنْكُمْۜ
O (kurbanın) ne eti ne de kanı Allah’a ulaşır. O’na ulaşan sizin takvanızdır. (Hac, 37)
Rasulullah (s.a.v) bizzat kurbanı uygulamış ve bize öğütlemiştir. Nitekim bir hadislerinde;
ان اول ما نبدا به في يومنا هذا ان نصلي ثم نرجع فننحر فمن فعل فقد اصاب سنتنا
Bu günümüzde bizim için ilk yapılacak şey namaz kılmamız sonra kurban kesmemizdir. Bunları sırasıyla yapan sünnetimize uygun hareket etmiş olur. (Buhari)
Enes b. Mâlik (r.a.)’ten rivayet edildiğine göre: “Resulullah (s.a.v.) boynuzlu, alaca renkli iki koçu kendi eliyle keserek kurban etti. Besmele çekti, tekbir aldı ve keserken ayağını koçların sağ yanı üzerine koydu.” (Buhârî)
وَالْبُدْنَ جَعَلْنَاهَا لَكُمْ مِنْ شَعَٓائِرِ اللّٰهِ لَكُمْ ف۪يهَا خَيْرٌۗ فَاذْكُرُوا اسْمَ اللّٰهِ عَلَيْهَا صَوَٓافَّۚ فَاِذَا وَجَبَتْ جُنُوبُهَا فَكُلُوا مِنْهَا وَاَطْعِمُوا الْقَانِعَ وَالْمُعْتَرَّۜ كَذٰلِكَ سَخَّرْنَاهَا لَكُمْ لَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ
Kurbanlık hayvanları da sizin için Allah’ın şiarlarından kıldık. Sizler için onda hayır vardır. Onlar (kurban edilmek için) ayakta iken Allah’ın adını anın. Yanları üzerine yere düştüklerinde (can verince) ondan yiyin. Kanaat edip (istemeyene de), dilenen kimseye de ondan yedirin. Böylece o (hayvanları) sizin için kullanışlı/yararlı hâle getirdik ki şükredesiniz. (Hac, 36)
وَلِكُلِّ اُمَّةٍ جَعَلْنَا مَنْسَكًا لِيَذْكُرُوا اسْمَ اللّٰهِ عَلٰى مَا رَزَقَهُمْ مِنْ بَه۪يمَةِ الْاَنْعَامِۜ فَاِلٰهُكُمْ اِلٰهٌ وَاحِدٌ فَلَهُٓ اَسْلِمُواۜ وَبَشِّرِ الْمُخْبِت۪ينَۙ
Allah’ın adını, kendilerine rızık olarak verdiği hayvanlar üzerine ansınlar diye, her ümmete bir mensek/kurban kesmeyi meşru kıldık. Sizin ilahınız tek olan ilahtır. Öyleyse O’na teslim olun. (Kalp dinginliği ve tevazuyla Allah’a teslim olan) muhbitleri müjdele. (Hac, 34)
فَكُلُوا مِنْهَا وَاَطْعِمُوا الْبَٓائِسَ الْفَق۪يرَۘ
Ondan yiyin ve zorda kalmış fakire de ondan yedirin. (Hac: 28)
- Kurban İle İlgili Sık Sorulan Sorular;
1- Zilhicce Ayının 10 Gününün Fazileti Nelerdir?
Kitap ve Sünnet’ten Zilhicce ayının fazileti hakkında delilleri vârid olmuştur.
Allah ”Tan yerinin ağarmasına andolsun, On geceye andolsun” (Fecr, 1-2).
İbn Kesîr rahimehullah dedi ki: “Burda (on geceden) murat zilhiccenin on günüdür.” İbn Abbâs, ibn Zubeyr, Mucâhid ve başkalarının dediği gibi.
İbn Abbâs’tan rivayet edildiğine göre, Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: Hiçbir salih amel, Allah katında, zilhiccenin ilk on gününde işlenecek amellerden daha sevimli değildir buyurmuştu. Bunun üzerine orada bulunan sahabîler: Yâ Rasûlallah! Allah uğrunda yapılan cihad da mı üstün değildir? dediler. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: (Evet) Allah yolunda yapılan cihad da üstün değildir. Ancak malıyla ve canıyla cihada çıkıp, geri dönemeyen kimsenin cihâdı böyle değildir. (O, bundan üstündür)» buyurdu. (Buhârî)
Allah ”Belli günlerde Allah’ı ansınlar… ” (Hac, 28). İbn Abbas ve İbn Kesîr yani; “(zilhiccenin) on gününde” demiştir.
2- Zilhicce Günlerinde Yapılması Müstehap Olan Ameller Nelerdir?
Namaz: Farzlarda erken davranmak, nafileleri de arttırmak müstehaptır.
Nafile oruç, zikir ve salih amelleri yapmak.Tekbir, Tehlil ve Tehmîd:
Çünkü daha önce geçen İbn Ömer hadisinden dolayı: Bu nedenle bugünlerde tesbihi, tahmidi, tehlili ve tekbiri çok getirin! (daha önce tahrici geçti).
İmâm Buhârî de şöyle demiştir: “İbn Ömer ve Ebu Hureyre radiyallahu anhuma zilhiccenin on gününde çarşıya çıkıp tekbir getirirlerdi.
3- Arefe Günü Oruç Tutmanın Hükmü Nedir?
Arefe Günü Orucu: Arefe günü orucu daha da çok vurgulanmıştır. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem’in arefe günü orucu hakkında sabit olan şu sözünden dolayı: Arefe günü tutulacak orucun önceki ve sonraki senenin günahlarına kefaret olacağını Allah’tan ümit ediyorum. (Muslim ).
Fakat her kim hacı olarak Arafat’ta olursa şüphesiz ki ona oruç müstehap kılınmamıştır. Çünkü Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Arafat’ta oruçsuz olarak durmuştur.
Rasûlullâh Zilhiccenin ilk dokuz günü, Âşûra günü ve her aydan üç gün oruç tutardı. (Ebû Dâvud)
4- Kurban Kesecek Kimse Son 10 Günde Kendisi İçin Yasak Olan Şeyler Nelerdir?
Said bin Müseyyeb (Rahmetullahi Aleyh) şöyle dedi:
Nebi sallallahu Aleyhi ve sellem’in eşi Ümmü Seleme radiyallahu anhe’den işittim şöyle diyordu:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’i işittim şöyle buyuruyordu:
مَنْ كَانَ لَهُ ذِبْحٌ يَذْبَحُهُ فَإِذَا أُهِلَّ هِلاَلُ ذِي الْحِجَّةِ، فَلاَ يَأْخُذَنَّ مِنْ شَعْرِهِ، وَلاَ مِنْ أَظْفَارِهِ شَيْئًا حَتَّى يُضَحِّيَ
“Kimin keseceği bir kurbanlık hayvanı varken, Zilhicce ayının hilali görülürse artık o kimse kurbanını kesene kadar vücudundaki kıllardan, saçından ve tırnaklarından hiçbir şeyi almasın!” (Müslim, Ahmed bin Hanbel Müsned)
Kişi kurban bayramına 10 gün kala; saç traşı olur, bıyığını kısaltır, tırnaklarını keser, etek altı ve koltuk altı temizliğini yapar. Nitekim Resulullah: Zilhicce’nin başında, kurban kesen veya kendisi için kurban kesilen kişi kılından, derisinden ve tırnaklarından kurbanı kesene kadar bir şey almasın demiştir. Bu sebeble yasağa muhattap olan sadece kurban kesen içindir. Yoksa kurban kesmeyen dilediği gibi saç tıraşı, tırnak ve benzeri vucud temizliği yapabilir.
Bu hadis zilhicce ilk on günleri girdikten sonra kıl ve tırnakların alınmasının men edildiğine, emir ve terkle beraber vücubiyreti gösterir.
İkinci rivayette de kıl ve tırnak almak men edilmesi haramlığa delalet ettiğini söyleyen alimler olmuştur.
5- Alimlere Göre Kurban Kesmenin Hükmü Nedir?
Kurban bayramında hayvan kesme konusunda alimler ihtilaf etmişlerdir.
Ebu Hanife, Evzaî, Leys b. Sad’a ve benzeri alimlere göre kurban kesmek vaciptir.
Hanefi mezhebinden Ebu Yusuf, imam Muhammed, İmamı Şafii, Ahmed b. Hanbel, Davudu Zahiri ve İmamı Malikten nakledilen iki görüşten birine göre müekked sünnettir.
İhtilaf daha çok bu ibadetin hükmünün sünnet mi yoksa vacip mi olduğundadır.
Ahmet b. Hanbel: “Gücü olanın terk etmesi mekruhtur.”
İmam Muhammed: “Terkine ruhsat olmayan sünnettir.” Demektedir.
Malikilere göre Mina’da olan hacıların dışındakiler için gücü yeten kimsenin bu ibadeti terk etmesi mekruhtur.
İmam-ı Şafii de kesmeye gücü yeten kimsenin terk etmesini hoş karşılamadığını ifade etmektedir.
Şunu hemen ifade edelim ki müctehid alimler yada mezhepler bir konuda hüküm verdiğinde onlar kendi usullerune göre hüküm verirler. Hanefilerde vacip olan kurban hükmü Cumhur ulamaya göre sünnet-i müekkedir. Aslında Hanefi ve Cumhur bulama arasında ihtilafın olmadığını anlamış oluruz. Çünkü sünneti müekkede farza yakın olurken Hanefilerde’de vacip farza yakındır. Dolayısıyla arada hiçbir ihtilafın olmadığı anlaşılmış olunuyor.
İbn Ömer (ra)’e bir adam: “Kurban kesmek vacip(farz) mıdir?” diye sordu. İbn Ömer şu cevabı verdi: “Allah Resulü (sav) ve müslümanlar kurban kesmişlerdir.” Adam soruyu tekrarladı. Bunun üzerine cevaben: “Anlamıyor musun? Allah Resulü ve müslümanların kurban kestiklerini söylüyorum” dedi. Yine İbn Ömer (ra)’dan şöyle rivayet edilmiştir: “Peygamber (sav), Medine’de on sene ikamet etti ve her yıl kurban keserdi”
Şafii mezhebi kaynaklarında kurbanın hükmü için “farz olmamakla beraber me’murun bih olduğu, gücü yetenin terk etmemesi gerektiği, şeairden olan müekket sünnet olduğu, terkine ruhsat verilmeyen sünnet” ifadeleri kullanılmaktadır.
6- Ortak Kurban Kesmenin Hükmü Nedir?
İslam’da faziletli olan bir kimsenin kurbanı kendisi ve ailesi için tek başına kesmesidir.
Hanefi mezhebine göre ister deve, sığır ya da camız olsun en fazla 7 kişi buna ortak olabilirler.
Cabir bin Abdullah radiyallahu anhuma şöyle dedi:
“Biz, Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem ile beraber hac niyetiyle telbiye getirerek yola çıktık. Nihayet Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem bizden her yedi kişinin ortaklaşa bir deve yahut sığır kurban etmemizi emretti.”(Müslim)
Cabir bin Abdullah radiyallahu anhuma şöyle dedi:
“Biz, Hudeybiye senesinde Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem) ile beraber deveyi yedi kişi adına, sığırı da yedi kişi adına kurban ettik.” (Tirmizi, İbni Mace)
7- Kurban’ın Kabul Şartları Neleri?
1- Allah adına kesilmesi.
2- Müşriklerin bayram yerlerinde kesilmemesi.
3- Allah’tan başka ibadet edilen yerlerde kesilmemesi.
4- Allaha yakınlaşmayı kast etmesi.
8- Kurban Olması Caiz Olmayan Hayvanlar Nelerdir?
Bera bin Azib (Radiyallahu Anh) şöyle dedi: “Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) aramızda ayağa kalktı ve parmaklarıyla işaret ederek Benim parmaklarım ve parmak uçlarım Onun parmaklarından ve parmak uçlarından daha kısadır.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Dört şey kurban olmaz!
1) Körlüğü iyice belli kör hayvan,
2) Hastalığı iyice belli hasta hayvan,
3) Topallığı iyice belli topal hayvan ve
4) İliği gidecek kadar kemiği kırılmış hayvan.”
Hadisin ravisi, Ubeyd bin Feyruz (Rahmetullahi Aleyh) şöyle dedi:
Bera bin Azib (Radiyallahu Anh)’a şöyle dedim:
−Ben, hayvanın dişteki noksanlığı, boynuzundaki noksanlığı ve kulağındaki noksanlığı da kerih görüyorum! Bera bin Azib (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
−Sen kerih gördüğünü şeyi bırak kurban etme! Ancak kendi kerih gördüğün şeyi de başkalarına haram etme! (Ebu Davud, Nesei, Tirmizi )
9- Kurban Kesme Vakti Ne Zamandır?
Eyyam-i Nahr kurban bayramının birinci günü güneş doğup bayram namazı kılındıktan sonra başlar. Nitekim;
Resulullah aleyhissalatu vessellem: Bizim bayram günü ilk yaptığımız şey namaz kılmaktır. Sonra kurban keseriz. Kim böyle yaparsa sünnetimize isabet etmiş olur. Kim namazdan önce keserse o sadece ailesine sunduğu bir et olur kurban olmaz. (Buhari)
Dolayısıyla kurban bayramının 1, 2, 3 ve 4 günlerinde ister gündüz ister gece olsun kesilen kurbanlar caizdir. Hanefi mezhebine göre gece kurban kesmek mekruhtur.
10- Mezheplere Göre Kurban Hayvanları Kaç Yaşında Olmalı?
İttifakla fakihlere göre koyunların yaşının kameri aya göre bir yıl doldurması gerektiği konusunda ittifak vardır.
Hanefi, Şafi ve Hanbeliler: 6 aylık olduğu halde 1 yaşında olan bir hayvan gibi semiz ve ayırt edilemiyorsa kurban edilir.
Maliki Mezhebi: Tam aksine bir koyun kameri bir seneyi tamamlayıp 2 yaşına girmedikçe kurban edilmez demiştir.
Aynı şekilde bir yaşını tamamlayıp 2 yaşına girmeyen bir keçi kurban edilmez.
Şafi ve Hanbelilere göre: İnek ve camızların kurban edilebilmeleri için 2 yaşını tamamlamış olması gerekir bundan küçük olanlar kurban edilmez.
Hanefi mezhebi: İnek ve camızların 2 yaşını tamamlayıp 3 yaşın da bir aydan fazla geçmiş olması gerekli görmüşlerdir.
Maliki mezhebine: İnek ve camızların 3 kameri yaşı tamamlamaları gerekmektedir.
Racih olan görüş: İki senenin tamamlanması gerektiği şeklinde Şafi ve Hanbelilerin görüşüdür.
Hanefiler: Develerin kurban edilebilmeleri için yaşının 5’i doldurup 6 yaşına girmesi gerekir.
Racih görüş: Maliki ve Şafilerin görüşüdür. Onlar kamerI 5 seneyi dolduran deve kurban edilir demiştir.
Dolayısıyla hayvanların yaşları;
Deveden beş yaşını bitirmiş altı yaşına girmiş devedir.
Sığırdan üç yaşını bitirmiş dört yaşına girmiş sığırdır.
Koyundan iki yaşını bitirmiş üç yaşına girmiş koyundur.
Deveden dört yaşını bitirmiş ve beş yaşına girmiş devedir.
Sığırdan iki yaşını bitirmiş üç yaşına girmiş sığırdır.
Koyundan yaşını bitirmiş yahut bitirmek üzere olan koyundur.
Keçiden bir yaşını bitirmiş iki yaşına girmiş keçidir.
11- Bir Müşrik Kurban Bayramında Bir Muvahhid için Kurban Kesebilir Mi?
Kurban dışında ister kitap ehli olsun ister müşrik bir kimse olsun Allah adına kurban kestiği sürece bu kimselerin etlerini yemesi konusunda ihtilaf vardır ve imam Malik’in fetvası ile yenilebilinir denmiştir. Dolayısıyla kişiler tercih hakkına sahiptir dileyen İmam Malik’in fetvasına göre dileyen de diğer Şafii, Hanbeli ve Hanefilere göre haram olması sesbiyle alimlerin fetvasına göre hareket edebilir.
Kurban bayramında kesilen kurbana gelince kurban şüphesiz ki mü’minlerin bayramlarıdır.
Bu sebeple bir müşrik biri mü’minler adına Allah adına kesse dahi caiz olmaz. Çünkü Kurban bir ibadettir ve ancak Mümine has bir olgudur.
Muhammed bin Salih el-Useymin kendisi kurban kesim işinden kitap elini kestiği helal olmakla birlikte vekil tayin etmesin doğru olmadığını söylemiştir.
Bu sebeple nasıl ki kurban kesiminde bir müşriğe ortak olmak caiz değilse kurbanı ona kestirmekte caiz değildir. Nitekim;
Ehl-i kitaptan olmayan mecûsî, putperest veya ateistin kestiği hayvanın eti helal değildir. Bunların kestiği hayvan da kurban olmaz (Mevsılî, el-İhtiyâr, IV, 229; el-Fetâva’l-Hindiyye, V, 370; İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtâr, IX, 474).
12-Kurban Keserken Hangi Dua Yapılır?
Cabir bin Abdullah (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:
Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem ile beraber Kurban Bayramına şahid oldum. Hutbesini bitirince minberden indi. Ona bir koç getirildi, Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) onu şöyle dedi ve kendi eliyle kesti:
بِسْمِ اللهِ، وَاللهُ أَكْبَرُ، هَذَا عَنِّي، وَعَمَّنْ لَمْ يُضَحِّ مِنْ أُمَّتِي
“Bismillahi Vallahu Ekber Haza Annî ve Ammen Lem Yudahhi Min Ümmetî.”
“Allah’ın adıyla Allah en büyüktür. Bu benim ve ümmetimden kurban kesemeyenlerin namına kurbandır.”(Ebu Davud, Tirmizi , Ahmed bin Hanbel Müsned)
Enes (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) iki tane alaca koç kurban etti. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’i ayağı kurbanlarının yan taraflarına basılı Allah’ın ismini anıp tekbir getirerek onları kendi eliyle keserken gördüm.”
(Buhari, Müslim)
Aişe (Radiyallahu Anha) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) eline bıçağı aldı sonra şöyle dedi ve kurbanlık koçu kesti:
بِسْمِ اللهِ، وَاللهُ أَكْبَرُ، اللَّهْمَّ تَقَبَّلْ مِنِّ
“Bismillahi Vallahu Ekber Allahumme Tagabbel Minnî.”
“Allah’ın adıyla. Allah en büyüktür. Ey Allah’ım! Bu kurbanı benden kabul et!” (Müslim)
Şunuda ifade edelim ki “Kurban keserken, teşrik tekbiri getirmek, bid’attır! Bize düşen yukarıda ifade ettiğimiz gibi sünnete uymaktır.
Kurban keserken, bıçağı hayvanın boğazına çalmadan önce Allah’ın adını anarak “Bismillahi Vallahu Ekber” ya da “Bismillahi Vallahu Ekber Allahumme Tegabbel Minnî” demek vaciptir!
Allah kendi ismi anılmadan kesilen hayvanların etlerinin yenmesini yasaklamakta ve şöyle buyurmaktadır:
﴿وَلاَ تَأْكُلُوا مِمَّا لَمْ يُذْكَرِ اسْمُ اللهِ عَلَيْهِ وَإِنَّهُ لَفِسْقٌ﴾
“Kesilirken üzerine Allah’ın adı anılmayan hayvanlardan yemeyiniz! Kuşkusuz ki, onu yemek fasıklıktır!..” (En’am Suresi :121)
13- Kurban Keserken Hayvana Eziyet Etmenin Hükmü Nedir?
Kurbanı keserken önce bıçak iyice bilenmeli sonra hayvanın boğazı kıbleye gelecek şekilde sol yanı üzere yatırılmalı, bıçağı boğazın üst kısmına çalmalıdır. Gerekirse sol ön ayağı ile arka ayakları bir araya getirilerek bağlanmalı ve sağ ayağı serbest bırakılarak çırpınması ve kanın iyice boşalması sağlanmalıdır. Hiç kurban kesmemiş kimse iyice öğreninceye kadar kurban kesmeye kalkışarak hayvana eziyet vermemeli ve işi ehline vermelidir.
Şeddad bin Evs (Radiyallahu Anh) şöyle dedi: Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’den iki şey ezberledim. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Allah her şeye karşı iyi muameleyi yazmıştır. Bu sebeple öldürdüğünüz zaman güzellikle öldürün! Keseceğiniz vakit de güzel kesin! Her hangi biriniz hayvan keseceği vakit bıçağını bilesin ve güzel keserek kestiği hayvanı rahatlatsın!” (Müslim, Ebu Davud)
Abdullah bin Abbas (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), ayağını koyunun üzerine koymuş, koyunda kendisine gözünün ucuyla bakarken onu kesmek için bıçağını bileyen birine uğradı ve şöyle buyurdu:
“Bundan önce bıçağını bileyemez miydin! Yoksa koyunu iki defa mı öldürmek istiyorsun!?”
Başka bir rivayette ise, Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Onu defalarca mı öldürmek istiyorsun? Keşke onu yatırmadan önce bıçağını bileseydin! (Taberani Mucemu’l-Kebir)
14-Kurban Eti Nasıl Dağıtılır?
Kur’an ve Sünnette kurban etlerinin tasadduk niyeti ile fakirlere yada kolu komşuya hediye edilmesi emredilmiştir. Nitekim;
وَاَطْعِمُوا الْقَانِعَ وَالْمُعْتَرَّۜ
Kanaat edip (istemeyene de), dilenen kimseye de ondan yedirin. Hac, 36)
Resulullah aleyhisselatü vesselam’ın sünnetinde varid olduğu üzere etler üç gruba ayrılır. Kurban kesen kişinin kestiği hayvanın etinden kendisi yemesi, hediye etmesi ve ihtiyaç sahibi olanlara tasadduk olarak dağıtması sünnettir.
Nitekim bir hadiste Rasulullah aleyhisselam: Kurban kesen kimse etinden yesin. (Ahmed bin Hanbel)
Başka bir hadiste: Yiyin, yedirin ve saklayın. (Tirmizi)
Kurbanda asıl olan Allah için kurbanı kesmek ve kan akıtmaktır.
Bir kimse kurban kestikten sonra etini tasadduk etmesi müstehaptır. Etmese de kurbanı yerine getirmiş olur.
Cumhur’a göre kurban etinin üç çeşit bölüme ayrılması biri bölümünün yenmesi, bir bölümünün hediye edilmesi ve bir bölümün tasadduk edilmesi müstehaptır.
Hanefi mezhebine gelince: Onlar kurban kesen kimsenin eğer ihtiyaç sahibi biri olması halinde etin hepsini ailesine ayırmasını caiz görmüşlerdir.
Nitekim bir hadiste: Önce kendinden ve bakmakla yükümlü olduğun kimselerden başla. (Müslim)
İmkanı, halil ve vakti yerinde olan bir kimsenin tüm kurban etinin tamamını tasadduk etmesinin caiz olduğunu da söylemişlerdir.
Kurban sahibi eğer kurbanı güzel bir şekilde kesebiliyorsa kendisi kesebilir. Eğer tam yapamıyorsa hayvanı güzel biçimde kesebilen kimseye vekalet vererek kurban kesmesi müstehaptır.
Kurbanı başkasına kestiren kimsenin ücretini istendiği halde ödenmesi gerekir eti ve derisi kesim ücreti olarak verilmez ancak hediye olarak verilir.
Kurban kesimi bir kadın ya da bunu başarabilen bir çocuk da yapabilir.
Gürsel Gürbüz
Share this content:
Yorum gönder