×

Farz, Mübah, Haram ve Şirk Açısından Sevgi Nasıl Olmalı?

Farz, Mübah, Haram ve Şirk Açısından Sevgi Nasıl Olmalı?

Sözlükte hbb fiilinden türeyen ‘Muhabbet’ ve vdd fiilinden türeyen ‘Meveddet’ sevgi, eğilim, meyil, istemek ve kaynaşmak gibi manalara gelir.

İslam ıstılahında sevgi ancak Allah için müminleri sevmek, cemaat olmak, hoşgörülü olmak, iyilik yapmak, güzel davranmak ve yardımlaşmak suretiyle ümmet olmanın gereklerini ifade eder.

Sevmek, bir şeyi kabul etmek, onu tasdik etmek, onun izinden gitmek, ondan razı olmak, onun yanında olmak ve beraber olmayı gerektiren bir ibadet çeşididir.

Allah’a isyan, Kur’an’ın ilahi öğretilerine muhalefet ve Muhammed aleyhisselatu vessellemin ilahi ilke ve inkılaplarına alternatif sevgiler, bağlılıklar, iyilik ve hoşgörü gibi akide ile çatışan her tutum ve davranış şirktir.

تَرٰى كَثٖيراً مِنْهُمْ يَتَوَلَّوْنَ الَّذٖينَ كَفَرُواؕ

Onlardan birçoğunun kâfirleri dost edindiklerini görürsün. (Maide:80)

Her kim yalnız Allah için sever ve nefret eder, dost ve düşman olursa, Allah’ın sevdiğini sever sevmediğini sevmezse! Yine her kim, Allah’a ve Resulüne dost olanı dost, düşman olanı düşman edinir, Rabb’imizin razı olduğu şeylerden razı, nefret ettiği şeylerden nefret ederse! İşte o kimse, yalnız Allah’a kul olmuş ve imanını tamamlamış bir muvahhid olur.

مَنْ أَحَبَّ لِلّٰهِ وَأَبْغَضَ لِلّٰهِ وَأَعْطٰى لِلّٰهِ وَمَنَعَ لِلّٰهِ فَقَدِ اسْتَكْمَلَ الْإ۪يمَانَ

“Kim Allah için sever, Allah için buğzeder, Allah için verir ve Allah için vermezse imanını kemâle erdirmiştir.” (Ebû Dâvûd)

يَٓا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُوا لَا تَتَّخِذُوا عَدُوّٖي وَعَدُوَّكُمْ اَوْلِيَٓاءَ

Ey inananlar! Benim de düşmanım, sizin de düşmanınız olan kimseleri dost edinmeyin. (Mumtehine:1)

Farz, Mübah, Haram ve Şirk Açısından Sevgi

1- Farz Olan Sevgi;

Kendini islam’a nispet eden herkesin ümmet bilinciyle hareket ederek, Müslüman kardeşlerine karşı sevgi, saygı, hoşgörü ve yardımlaşması farzdır. Çünkü buradaki bağlılık akide/iman üzere kurulmuş Allah’ın kullarından istediği bir sevgidir. Müslüman olan kardeşi kendi soydaşı olsa dahi sadece akide birliğinden dolayı onu en yakın akrabasına karşı öncelemesi ve sevmesi farzdır. Buradaki sevgi müslüman kardeşinin zulmü yada adaletsizliğine karşı sessiz ve kör kesilmesi anlamına gelmez.

İslam akidesi farklı coğrafyada, farklı ırklara ait ve farklı iklimlerde yaşayan tüm insanları bir aile yapar. Onları birleştiren kaynaştıran rahmet ve sevgi bağını oluşturan akide yalnız islamdır.

Peygamber aleyhissalatu vessellem Medine’de insanları akide birliğine davet ederken her renkten insanları davet etmiştir. Bu akideye iman edenler ve etmeyenler arasında derin ayrılıklar ve sınırları belli olan kırmızı çizgileri vardı. Özellikle Bedir savaşı’nda Ömer radıyallahu anh’ın kendi dayısını, Musab bin umeyr kendi kardeşini ve Ubeydullah ibni cerrah (r.anhum) kendi babasını savaşda öldürmesinin temel sebebi akide birliğiydi.

اِنَّمَا وَلِيُّكُمُ اللّٰهُ وَرَسُولُهُ وَالَّذٖينَ اٰمَنُوا الَّذٖينَ يُقٖيمُونَ الصَّلٰوةَ وَيُؤْتُونَ الزَّكٰوةَ وَهُمْ رَاكِعُونَ

Sizin velîniz ancak Allah’tır, peygamberidir, bir de Allah’ın emrine boyun eğerek namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren müminlerdir. (Maide:55)

2- Mübah olan sevgi

Müslüman olmak adaletli, dürüst, iyiliksever ve hakka hak batıla batıl demeyi gerektirir. Bu Müslümana ait en önemli özelliktir. Dolayısıyla Müslümanların dışında olan insanlardan doğru, dürüst, karakterli ve yardımsever olan kimselere karşı akideye muhalefet etmediği ve islam düşmanı olmadıkları sürece onlara saygılı, sevgili, adaletli ve iyilikte bulunmak islami bir gerekliliktir.

لَا يَنْهٰيكُمُ اللّٰهُ عَنِ الَّذ۪ينَ لَمْ يُقَاتِلُوكُمْ فِي الدّ۪ينِ وَلَمْ يُخْرِجُوكُمْ مِنْ دِيَارِكُمْ اَنْ تَبَرُّوهُمْ وَتُقْسِطُٓوا اِلَيْهِمْۜ اِنَّ اللّٰهَ يُحِبُّ الْمُقْسِط۪ينَ

Allah, sizinle dininizden dolayı savaşmamış ve sizi yurtlarınızdan çıkarmamış olanlara, iyilik yapmanızı ve adaletli davranmanızı yasaklamaz. Çünkü Allah, adaletli olanları sever. (Mümtehine, 8)

3- Haram Olan Sevgi:

Bu sevgi çeşidi ister kadın, ister makam, ister para, ister dükkan ya da herhangi bir şey olsun. Eğer bu sevgi müslümanı ibadetlerin bir kısmından alıkoyursa bu haram olan bir sevgidir. Ya da bir kimseyi sadece ırkından dolayı Müslüman kardeşine karşı savunması haram olan bir sevgidir.

4- Şirk olan sevgi

Her kim başka şeyleri Allah’a denk tutarak ya da ondan daha fazla severek mutlak olarak itaat etmesi, sevmesi, teslim olması, razı olması, küfür, şirk ve haram ayırmadan dilediği şekilde sevgisini başka şeylere vermesi şirktir.

Herkim, Allah sevgisine muhalefet ederek, Allah’ın düşmanlarını dost ve Allah’ın dostlarını düşman edinerek, dostluğunu ve sevgisini onlara tanırsa! Kim olursa olsun, o kimseye ibadet etmiş olur.

وَمِنَ النَّاسِ مَنْ يَتَّخِذُ مِنْ دُونِ اللّٰهِ اَنْدَاداً يُحِبُّونَهُمْ كَحُبِّ اللّٰهِؕ وَالَّذٖينَ اٰمَنُٓوا اَشَدُّ حُباًّ لِلّٰهِؕ

İnsanlardan kimileri vardır ki, Allah’tan başka bazı varlıkları Allah’a denk tanrılar sayar da bunları Allah’ı sever gibi severler. İman edenler ise en çok Allah’ı severler. (Bakara:165)

Kim Allah dışında sadece zatı için başkalarını sever, başkalarının hayat programını kabul eder, onların istediği gibi bir hayatı kabul ederse! İşte bu kimse Allah’a ve islam ilahi nizama muhalefet etmesi sonucunda Allah’a şirk koşmuş olur.

Bugün, Müslümanları asimilasyona uğratmak, İslam’a karşı tahammülleri olmayan ideolojik şirk ve küfür dinlerin bağlılarına karşı Müslümanlar onlardan buğz etmeli ve onlardan beri olmaları imani bir gerekliliktir.

Tarih boyunca aşırı sevgi şirke, küfre ve sapmalara neden olmuşdur. Hristiyanlar isa aleyhisselama olan aşırı sevgilerinden dolayı saparak ona ilah demeleri, Yahudiler üzeyir aleyhisselam karşı olan sevgilerinden dolayı ona Allah’ın oğlu demeleri ve bununla beraber özellikle tarikatçıların şeyhlerine ve Allah dostu olarak nitelendirdikleri kimselere aşırı olan sevgilerinden dolayı onları kutsama, ilahlaştırma ve bununla beraber Allah’a yapılması gereken ibadet çeşitlerini bu kimselere vermek suretiyle şirke düşmüşlerdir.

Ehli Kitabı Dost Edinmek

Müslümanların ehli kitabı mutlak olarak dost edinmesi şirkin ve küfürün kapılarının açılmasına sebep olacaktır. İşte bunun için Allah bu kimseleri dost edinmeyi bize haram kılmıştır. Nitekim İslam’da gevşeme olduktan sonra özellikle kendini islam’a nispet edenlerin bugün batıya yönlerini çevirmek suretiyle düşüncelerini, fikirlerini, moda, sanat, kanun, yasama ve her alanda onları taklit etmeleri akidevi küfre düşmelerine sebep olmuştur.

يَٓا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُوا لَا تَتَّخِذُوا الْيَهُودَ وَالنَّصَارٰٓى اَوْلِيَٓاءَۘ بَعْضُهُمْ اَوْلِيَٓاءُ بَعْضٍؕ وَمَنْ يَتَوَلَّهُمْ مِنْكُمْ فَاِنَّهُ مِنْهُمْؕ اِنَّ اللّٰهَ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الظَّالِمٖينَ

Ey iman edenler! Yahudileri ve Hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar yalnızca birbirlerinin dostlarıdırlar. Ve hanginiz onları dost edinirse, kesinlikle onlardan olur. Allah yaratılış sebebine aykırı davranan toplumlara doğru yolu göstermez. (Maide:51)

Bu ayet Müslümanlara uyarı niteliğinde bir ultimatomdur. İfade ettiğimiz gibi adalet, hak ve hukuk konusunda herkes Allah katında eşittir ve kim olursa olsun Adalet esasdır. Ama Müslüman iddiasını taşıyan birilerinin kendi akidesine muhalefet ederek onların küfür ve şirk olan yaşam programlarını taklit etmesi akide ile çelişen bir durum olmasından dolayı Allah onları dost edinmemizi yasaklamıştır.

لَا يَتَّخِذِ الْمُؤْمِنُونَ الْكَافِرٖينَ اَوْلِيَٓاءَ مِنْ دُونِ الْمُؤْمِنٖينَۚ وَمَنْ يَفْعَلْ ذٰلِكَ فَلَيْسَ مِنَ اللّٰهِ فٖي شَيْءٍ

Müminler, müminleri bırakıp da kâfirleri dost edinmesin ve onu her kim yaparsa Allah’dan ilişiği kesilmiş olur. (Âl-i İmrân:28)

Kendilerini islama nisbet eden kimselerin ehli kitabı dost edinmesinin temel sebebi çıkar, menfaat ilişkisi, aşağılık kompleksi ve buna benzer psikolojik buhranlardan kaynaklanır.

Müslümanların dostları ve kendilerine sevgi beslediği yegane ümmet İslam toplumudur.

Gürsel Gürbüz

www.gurselgurbuz.com

Share this content:

Yorum gönder

You May Have Missed