Çalgı Aletleri ve Müzik Dinlemenin Hükmü

İslam fıska, ahlaksızlığa, fucura, nefsi ayartan, arzuları kamçılayan ve şehveti dürten müzik aletleri ve şarkıları haram kılmıştır. İster çalgı ister müzik ister sadece müziksiz şarkı olsun kim ahlaksızlığa, harama, şirke, küfre ya da kişiyi baştan çıkaracak harama götürecek türden isyan vari müzikler dinlerse bu duruma göre haram yada küfürdür.

Ahlakı güzelleştiren, Allahı hatırlatan, zikre teşvik eden, islamı anlatan ve müslümana imani bir şuur veren, düğün, bayram, özel günlerinde neşid/ilahi, şiir ve Marşı okumak caizdir. Dolayısıyla bu din zilli defi, zurna, davul ve buna benzer tüm çağdaş müzik aletlerini kullamayı caiz görmemek suretiyle harama, ahlaksızlığa, küfre, isyana ve kötülüğe götüren şarkıları haram görmüştür ve bunlarla ilgili deliller vardır.

Abdullah ibni Mes’ud (Radiyallahu Anh) şöyle demiştir:

“Şüphesiz ki, su ekini yeşerttiği gibi, şarkı da kalpte münafıklığı yeşertir! Şüphesiz ki, zikir de suyun ekini yeşerttiği gibi, kalpte imanı yeşertir!” (İbni Ebi’d-Dünya Beyhaki)

Gelen rivayetler Düğünlerde tiyatro, marş, şiir ve neşid/ilahi okumalar caiz olmakla beraber zilli def çalmak caiz değildir.

“Nikahta helal ile haram arasındaki fasıla def ve ses ile duyurmaktır.” (Tirmizi, İbni Mace)

Müzik ve çalgı aletleri hükmü nedir?

Bu alet ve müzik eşliğinde yapılan şarkılar üç kısma ayrılır.

1- Küfür olan 2- Haram olan 3- Caiz olan

1- Küfür olan: Bu şarkılarda küfür ve şirk sözlerinin okunduğu, haramların hafife alınarak okunduğu ve insanları Allaha isyana davet eden tüm şarkılar küfürdür ve insanı islam milletinde çıkaran büyük bir zulümdür.

Ebu Umame radiyallahu anh şöyle dedi:

Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle devam etti:

وَمِنَ النَّاسِ مَنْ يَشْتَرِي لَهْوَ الْحَدِيثِ لِيُضِلَّ عَنْ سَبِيلِ اللهِ بِغَيْرِ عِلْمٍ وَيَتَّخِذَهَا هُزُوًا أُولَئِكَ لَهُمْ عَذَابٌ مُّهِينٌ

“İnsanlardan öylesi var ki; bilgisizce (insanları) Allah’ın Yolundan saptırmak ve sonra onunla alay etmek için, boş sözü satın alırlar! Onlar için alçaltıcı bir azap vardır!” (Lokman: 6)

Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Lokman Suresi 6. ayet bu husus için (yani müzik için) indirildi!” (Tirmizi, Taberani)

Ebu Malik el-Eş’ari radiyallahu anhuma şöyle dedi:

Allah’a yemin olsun ki, Nebi sallallahu aleyhi ve sllem şöyle buyurdu:

“Ümmetimden bir takım kavimler gelecek; zinayı, ipeği, içkiyi ve çalgı aletlerini helal sayacaklar! Yine bir takım topluluklar bir dağın yanına konaklayacaklar. Onlara ait koyun sürüsü ile bir çoban her sabah onlara gelecek. Bunlara bir de fakir ihtiyacı için gelecek de ona;

‘Sen bize yarın gel,’ diyecekler. Bunun üzerine Allah, dağı geceleyin onların üzerine indirip bir kısmını helak edecek, diğerlerini de kıyamet gününe kadar maymunlar ve domuzlar şekline çevirecektir!” (Buhari)

2- Haram olan: Bu şarkılarda nefsi bozan, arzuları ve şehvetleri kamçılayan, Allahı unutturan, boş ve gereksiz lakırdılardan ibaret olan müzikler haram görülmüştür. Her ne kadar bu insanı islamdan çıkarmasa dahi eğer bu bir adet haline gelir ve bu haram hafife alınmak ve önemsenmez ise bu kimse hüccet igame edilmeden tekfir edilmez.

Ebu Umame radiyallahu anh şöyle dedi:

Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Şarkıcı cariyeleri satmayın; onları satın almayın; onlara şarkıcılığı öğretmeyin! O kadınlar üzerinde yapılan alış verişte hayır yoktur ve onların kazancı haramdır!”

3- Caiz olan: Bu Allahı hatırlatan, insana şuur veren ve islami bilgi edinmeye sebep olan marş, şiir, neşid/ilahi ve tiyatrolar caizdir. Hatta bunların yapılması duruma göre vaciptir. Bugün batıl davasının önderleri batıl davalarını kendi müntesiplerine enjekte etmek ve şuurlandırmak için müziği çok yoğun bir şekilde kullanmaktadır. Hak davasının erlerine gelince bunu onun yapması daha evladır.

Düğünlerde, tiyatro, yada özel günlerde sergilenen gayri ahlaki oyunlar, kadın erkek birlikteliğinde dans, halay benzeri oyunlar, çalgı aleti, davul, zurna ve benzeri şeyler haramdır. Bunun dışında islamın ruhuna uygun şekilde yukarıda izah ettiğimiz haram şarkı ve çalgıların dışında islamın caiz gördüğü şekilde kadınlar arasında ve ayrı bir şekilde erkekler arasında neşid, tiyatro, marş ve benzeri şeylerin yapılmasında bir problem yoktur. Nitekim hadislerde;

Buhar’nin rivayet ettiği hadiste: Aişe annemizin yanında iki cariye şarkı söylerken Ebubekir radiyallahu anhu gelir de onlara kızar. Bunu gören Rasulullah aleyhisselam Ebubekir’e onları rahat bırakmasını söyler.

Yine aynı zamanda Buhari ve imam Ahmed’in rivayetine göre: Ensar’ın düğünü esnasında Rasulullah aleyhisselam Aişe’ye Ey Aişe beraberinizde oyun yok mu? Zira Ensar oyunu sever buyurmuştur.

Hatta Rasulullah aleyhisselam Medine’ye teşrif edince Medine halkı Tâle’al Bedru Aleyna şarkısını söylemiştir. Rasulullah onları engellememiştir yine aynı zamanda Rasulullah düğünlerde def çalmayı emretmiştir.

İmran bin Husayn radiyallahu anh şöyle dedi:

Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Ümmetim arasında semadan atılan helak edici atışlar, suret değişimi ve yerin dibine geçirilme görülecektir!”

Sahabeler:

Ey Allah’ın Rasulü! Bu ne zaman olacak? diye sordular.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“Çalgı aletleri ortaya çıkar, şarkıcı cariyeler çoğalır ve şarapların içileceği vakit! (Tirmizi)

Enes bin Malik radiyallahu anh şöyle dedi:

Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Ümmetim altı şeyi helal sayarsa, artık helak olurlar!

1) Aralarında lanetleşme ortaya çıkarsa,

2) İçkileri içerlerse,